Konuyu Değerlendir: Güncel Değerlendirme :
Zaten normal olan bu, esas sorunlu olan grup bizleriz.Abi sizdeki heyecanı kıskanıyorum, arabamı alalı 3 ayı geçti artık böyle ilk anki heyecanını yitirdi, şimdi benim için kapının önünde duran sıradan bir araç haline geldi. Elbette ki onu özenli, dikkatli ve temiz bir şekilde kullanıyorum ama gün içinde hiç aklıma gelmiyorum, arabamı park edip ardıma bile bakmadan basıp gidiyorum. Bende bir sorun mu var acaba ?!!
Arabayı dışarı part ederken bile 26 faktörün aynı anda oluşması lazım,
Ağaç altı olmayacak.
Direk güneş almayacak.
Yanlarında kapı çarpma ihtimali yüksek olan eski bakımsız arabalar olmayacak.
Kapılar civarında arabanın içini kirletme ihtimali yüksek çamur ve su birikintileri bulunmayacak.
Kavşak, dönüş noktaları olmayacak.
Kaldırıma lastik değmeyecek ama 1 parmaktan fazlada boşluk kalmayacak
Arabadan inip dışarıdan baktın mı güzel gözükücek bir yer olacak yoksa tekrar park edilicek.
Bu esnada araba üzerinde fark edilen kuş pisliği, leke , iz gibi yabancı maddeler bagajdaki tam teşekküllü temizlik ürünleri ile hemen temizlenecek.
Direksiyon daima düz bırakılıcak. tekerlekler yamuk yumuk durmayacak
Arka perde ve yan perdelikler kapalı durumda olacak.
Araba içinde çocuklardan kalan her türlü arabaya ait olmayan cisim toparlanacak, arabanın içinin acentadan çıktığı gibi olması sağlanacak
Arabadan uzaklaşırken mutlaka son bir defa geri dönülüp geniş açı araca tekrar bakılıcak.
Zor iş zor esas bizim tedaviye ihtiyacımız var.
Zaten normal olan bu, esas sorunlu olan grup bizleriz.Abi sizdeki heyecanı kıskanıyorum, arabamı alalı 3 ayı geçti artık böyle ilk anki heyecanını yitirdi, şimdi benim için kapının önünde duran sıradan bir araç haline geldi. Elbette ki onu özenli, dikkatli ve temiz bir şekilde kullanıyorum ama gün içinde hiç aklıma gelmiyorum, arabamı park edip ardıma bile bakmadan basıp gidiyorum. Bende bir sorun mu var acaba ?!!
Arabayı dışarı part ederken bile 26 faktörün aynı anda oluşması lazım,
Ağaç altı olmayacak.
Direk güneş almayacak.
Yanlarında kapı çarpma ihtimali yüksek olan eski bakımsız arabalar olmayacak.
Kapılar civarında arabanın içini kirletme ihtimali yüksek çamur ve su birikintileri bulunmayacak.
Kavşak, dönüş noktaları olmayacak.
Kaldırıma lastik değmeyecek ama 1 parmaktan fazlada boşluk kalmayacak
Arabadan inip dışarıdan baktın mı güzel gözükücek bir yer olacak yoksa tekrar park edilicek.
Bu esnada araba üzerinde fark edilen kuş pisliği, leke , iz gibi yabancı maddeler bagajdaki tam teşekküllü temizlik ürünleri ile hemen temizlenecek.
Direksiyon daima düz bırakılıcak. tekerlekler yamuk yumuk durmayacak
Arka perde ve yan perdelikler kapalı durumda olacak.
Araba içinde çocuklardan kalan her türlü arabaya ait olmayan cisim toparlanacak, arabanın içinin acentadan çıktığı gibi olması sağlanacak
Arabadan uzaklaşırken mutlaka son bir defa geri dönülüp geniş açı araca tekrar bakılıcak.
Zor iş zor esas bizim tedaviye ihtiyacımız var.
hastalığımız bu kadarmı güzel açıklanır abi Yüreğine sağlık...Zaten normal olan bu, esas sorunlu olan grup bizleriz.
Arabayı dışarı part ederken bile 26 faktörün aynı anda oluşması lazım,
Ağaç altı olmayacak.
Direk güneş almayacak.
Yanlarında kapı çarpma ihtimali yüksek olan eski bakımsız arabalar olmayacak.
Kapılar civarında arabanın içini kirletme ihtimali yüksek çamur ve su birikintileri bulunmayacak.
Kavşak, dönüş noktaları olmayacak.
Kaldırıma lastik değmeyecek ama 1 parmaktan fazlada boşluk kalmayacak
Arabadan inip dışarıdan baktın mı güzel gözükücek bir yer olacak yoksa tekrar park edilicek.
Bu esnada araba üzerinde fark edilen kuş pisliği, leke , iz gibi yabancı maddeler bagajdaki tam teşekküllü temizlik ürünleri ile hemen temizlenecek.
Direksiyon daima düz bırakılıcak. tekerlekler yamuk yumuk durmayacak
Arka perde ve yan perdelikler kapalı durumda olacak.
Araba içinde çocuklardan kalan her türlü arabaya ait olmayan cisim toparlanacak, arabanın içinin acentadan çıktığı gibi olması sağlanacak
Arabadan uzaklaşırken mutlaka son bir defa geri dönülüp geniş açı araca tekrar bakılıcak.
Zor iş zor esas bizim tedaviye ihtiyacımız var.
ama bazı maddelerim eksikmiş onun farkına vardım
hastalığımız bu kadarmı güzel açıklanır abi Yüreğine sağlık...Zaten normal olan bu, esas sorunlu olan grup bizleriz.
Arabayı dışarı part ederken bile 26 faktörün aynı anda oluşması lazım,
Ağaç altı olmayacak.
Direk güneş almayacak.
Yanlarında kapı çarpma ihtimali yüksek olan eski bakımsız arabalar olmayacak.
Kapılar civarında arabanın içini kirletme ihtimali yüksek çamur ve su birikintileri bulunmayacak.
Kavşak, dönüş noktaları olmayacak.
Kaldırıma lastik değmeyecek ama 1 parmaktan fazlada boşluk kalmayacak
Arabadan inip dışarıdan baktın mı güzel gözükücek bir yer olacak yoksa tekrar park edilicek.
Bu esnada araba üzerinde fark edilen kuş pisliği, leke , iz gibi yabancı maddeler bagajdaki tam teşekküllü temizlik ürünleri ile hemen temizlenecek.
Direksiyon daima düz bırakılıcak. tekerlekler yamuk yumuk durmayacak
Arka perde ve yan perdelikler kapalı durumda olacak.
Araba içinde çocuklardan kalan her türlü arabaya ait olmayan cisim toparlanacak, arabanın içinin acentadan çıktığı gibi olması sağlanacak
Arabadan uzaklaşırken mutlaka son bir defa geri dönülüp geniş açı araca tekrar bakılıcak.
Zor iş zor esas bizim tedaviye ihtiyacımız var.
ama bazı maddelerim eksikmiş onun farkına vardım
Hayırlı cumalar,
Acaba garantiyi 2 yıl uzatmanın bedeli ne kadar? Bu DSG arıza haberleri yüzünden garantiyi 4 yıllık yapmak istiyorum da.
Hayırlı cumalar,
Acaba garantiyi 2 yıl uzatmanın bedeli ne kadar? Bu DSG arıza haberleri yüzünden garantiyi 4 yıllık yapmak istiyorum da.
1600-1700 tl civarı diye biliyorum
2,200tl veya 1,600 dü
garanti icin 2200 gibi bir rakam odedim.
Herkese selamlar,
Bu yazıyı yazmak 1 saatten fazla sürdü. Umarım bir kısmını bile olsa okursunuz.
Söylemek istediğim şeyler var. Burada az çok tanıştığımız için böyle bir açıklamada bulunuyorum. Biraz ileriye dönük bir veda gibi aslında. Kendi başlığımı henüz açmadığım için (büyük ihtimalle bundan sonra da açmayacağım) buraya yazıyorum, Taner abi kusura bakmasın.
Siz de biliyorsunuz ki CC alacaktım ben. Sürekli otomobil dergileri okuyan biriyim yıllardır. Bir türlü bu makyajlı CC ile tanışma zamanımı hatırlayamadım. Ya dergiden, ya da otoyollardan. Sanırım yollarda görmemle tanıdım CC'yi. İlk görüşümde beni de cezbetmişti muhteşem tasarımı. Evimin birkaç sokak ötesinde beyaz bir CC vardı. 3-4 hafta oralardaydı. Dışarı çıkınca yolumu uzatıyordum onu görebilmek için, arabayla giderken arkasına park edip izliyordum, insanlara izletiyordum. Bisikletle geçerken yanında durup içine bakıyordum. Sonra sanırım sattı sahibi. Bir daha görmedim park halinde. Yolda NE ZAMAN GÖRSEM peşine takılırım CC'nin. Her seferinde dikkatle inceledim tasarımını. Her seferinde çok sevdim. İnternette onlarca video izledim, bir sürü yazı okudum. Defalarca hem de. Onun sayesinde tanıdım ve sevdim ben Volkswagen'i.
Sırada kavuşmaya çalışma aşaması ve "İnanılmaz Doğuş Oto" hikayem var. Ekim ayında gittiğim Doğuş Oto "Kasım sonu sipariş, ocak teslim" diye bir YALAN uydurdu. Ocak ayı bittiğinde ben henüz siparişimi verememiştim. Yaklaşık 20 günlük sipariş döneminde benim haberim olmadı siparişlerin açıldığından. Sözde haber verecekti kadın beni ona yönlendiren aracıya. Ben tamamen tesadüfen öğrendim siparişlerin açıldığını. O da 2 gün kala. Gittim doldurdum bir adet opsiyon listesi. Beraber doldurduğum satış temsilcisi bayanın yanlış yönlendirmesi sayesinde birbiriyle çelişen iki tane opsiyon koymuşuz. Halbuki ben biliyordum o ikisinin beraber alınamayacağını, ama kadın yanılttı. Neyse sipariş süresi doldu yanılmıyorsam 6 şubatta. Sonra Almanya'dan gelen liste ile benim siparişimin arasında bir sürü fark gördüm. RNS 510, katlanır ayna, ısıtmalı ön cam yoktu ve alcantara yerine nappa vardı. Bunun üzerine yeni listeyi gönderdik Almanya'ya 8 şubatta. 11 şubatta onay geldi, her şey tamamdı. Kadına e-mail ile "Her şey eksiksiz bir şekilde tamam. Benim bildiğim kadarıyla bu değişiklik teslimi 2 hafta ileri atıyor, acaba benim siparişimde de geçerli mi" dedim, FORUM BİLGİLERİM BUNU SÖYLÜYORDU PART 1. "Hayır, sizinkinde değişiklik olmayacak" dedi. 12 şubatta da 5.000 TL kapora yatırıldı. Yatırılmaz olsaydı keşke. Önceki hafta (28 şubatta) e-mail attım cevap vermedi. 1 hafta bekledim ve aradım kendilerini. Siparişle alakalı son durumu öğrenmek istedim. "Üretimde" dedi. Tarih itibariyle üretimin bitmiş olması gerekiyordu, FORUM BİLGİLERİM BUNU SÖYLÜYORDU PART 2. Yanılmamışım. Teslim ertelenmişti. Bir de üstüne "Size önceden de söylemiştim zaten" demesi de ayrı bir olay. Bir de bana verdiği opsiyon listesinde R-Line opsiyonu yoktu. Eski bir liste vermiş. Bu önemli bir hata. Ama diğer yaptıklarının yanında çok da takılmadım buna. Bunu sadece Doğuş Oto ile geçen genel hikayemi anlatmak için yazdım.
Volkswagen CC sevdası her zaman bir yerlerde kalacak içimde. Ama eksileri vardı malesef. Her şeyden önce yakın zamanda kasa değiştirecek bir arabayı almanın doğru olmadığını fark ettim. Gerçi bunu biliyordum da gözüm başka arabayı görmediği için 1 yıl daha beklemek istemedim. İkinci sebebim ise benim yaşıma uygun olmaması. CC bana en başlarda böyle gözükmüyordu bana, üzerine kafa yordukça ve araştırdıkça fark ettim. Son derece spor karakterli bir araba diyordum. Hala da öyle diyorum. Çerçevesiz cam ve yan tasarım bunun bariz kanıtı. Ama danıştığım insanlar genelde olumsuz yanıtlar verdi. Yaşıtlarıma göre biraz daha farklı takılırım. Binmeyeceğim arabalar vardır benim. Benim için arabanın belli bir ağırlığı, olgun bir duruşu olması lazım. Ama CC benim biraz üstümde kalıyor. Bu arabayı makam arabası olarak kullanan insanlar var. Üçüncü sebebim ise teknik sıkıntılar. Burada çok bahsedildi yağ göstergesi arızası falan. Tabi ki bu çok önemli bir sıkıntı değil. En önemli teknik sorun DSG arızaları oldu. Buradaki yakınmalar, gencecik arabada kavrama değişimi tarzı şeyler çok üzdü beni. DSG gibi mükemmel performansa sahip bir şanzımandan bahsediyoruz, sanırım bu da onun dikeni ama benim gözüm korktu. Dördüncü sebep de yakıt tüketimi. 160 beygirlik bir araç 9 litre yakmamalı. Araç da çok ağır bir araç değil. 1,5 tondan biraz fazla. Volkswagen mühendisleri daha iyisini yapacak ilerleyen yıllarda. Sorun nerede bilmiyorum, motorda mı yoksa aerodinamikte mi ama 9 litre tüketim fazla. BEŞİNCİ ve son sebep olarak da ufak tefek şeyler. Tasarımda "Keşke bu böyle olmasaydı, burada farklı bir malzeme kullanılsaydı" dedirten ayrıntılar vs.
Bu iki paragrafta CC'den uzaklaşmamın hikayesini anlattım.
Daha önceden de dediğim gibi... VOLKSWAGEN CC SEVDASI her zaman bir yerde kalacak içimde. Haberlerini sürekli takip edeceğim, yeni kasa çıkınca gidip test edeceğim. Buraları kontrol edeceğim düzenli olarak.
Yeni aracıma gelince... Aylardır kendime "Dolu araba, boş arabadan iyidir. Araba gittiği sürece sen içerde keyif almaya bak" dedim. Ancak arabada dikat edilmesi gereken şeylerin daha farklı olduğuna karar verdim. Seçtiğim araba 2 litre motora sahip olduğu için vergisi yüzünden CC'nin bir tık üstünde fiyat olarak, ama daha az yakıyor. CC'ye sanırım 30.000 TL civarı donanım eklemiştim. Bu arabada fiyat uçmasın diye özel sipariş yapmayacağım, ellerindeki tatminkar olan siyah arabayı alacağım dedim. Özel sipariş de 2,5 ay sonra geliyormuş şimdi versem. DOĞUŞ OTO GİBİ SÜRÜNDÜRMÜYOR BAŞKALARI. Türkiye paketinin üstüne birkaç tane opsiyon ekletilmiş siyah renkli bir araç gelecek Allah'ın izniyle yakın zamanda. Araba motor, performans, zevk, kalite, konfor açısından daha iyi CC'den. Yoksa insan CC'den sonra ısınamıyor başka arabaya kolay kolay. CC gibi çok şık bir araç değil, hele bu kadar nadir bulunan bir araç hiç değil. E-5 üst geçitte 1 dakika beklesen akan trafikte bir tane görürsün rahatlıkla. O yüzden CC karizması kesinlikle yok kendisinde. Aracın CC'den daha güçlü, çok daha fazla çekişli olmasına rağmen bu kadar az yakıt tüketmesi de beni çeken önemli bir etken. Bir de kokpitteki yüksek ergonomi, insanın dikkat dağınıklığını minimuma indiriyor.
Arabanın markasını söylemedim. Gerek de duymuyorum. Soran bir ağabeyim olursa cevaplarım mesajdan. Ama biliyorum ki çoğunuzun umrunda değil benim ne aldığım. Önemli olan hepimizin araçlarına kazasız belasız binmeleri ve en yüksek sürüş zevkini konforla birleştirmeleri.
"İNŞALLAH DAHA İYİLERİ SİZLERE NASİP OLUR." şeklindeki klasik forum cümlemizle bitiriyorum konuşmamı. Şimdilik veda etmiyorum, çünkü benim hala sizlerden öğreneceğim şeyler var burada. Taner abinin teknik anlatımlarından yararlanacağım daha, başka insanların anlattığı bir şeyi dinleyip hayata dair farklı şeyler öğreneceğim araba konusundan bağımsız olarak. O yüzden tam da veda ediyorum diyemem. Sadece CC sahibi olmayacağım yakın zamanda.
Bu uzun yazımı okuma zahmetinde bulunan herkese teşekkür ederim.
HEPİNİZİ SAYGI VE SEVGİYLE SELAMLIYORUM...
Herkese selamlar,
Bu yazıyı yazmak 1 saatten fazla sürdü. Umarım bir kısmını bile olsa okursunuz.
Söylemek istediğim şeyler var. Burada az çok tanıştığımız için böyle bir açıklamada bulunuyorum. Biraz ileriye dönük bir veda gibi aslında. Kendi başlığımı henüz açmadığım için (büyük ihtimalle bundan sonra da açmayacağım) buraya yazıyorum, Taner abi kusura bakmasın.
Siz de biliyorsunuz ki CC alacaktım ben. Sürekli otomobil dergileri okuyan biriyim yıllardır. Bir türlü bu makyajlı CC ile tanışma zamanımı hatırlayamadım. Ya dergiden, ya da otoyollardan. Sanırım yollarda görmemle tanıdım CC'yi. İlk görüşümde beni de cezbetmişti muhteşem tasarımı. Evimin birkaç sokak ötesinde beyaz bir CC vardı. 3-4 hafta oralardaydı. Dışarı çıkınca yolumu uzatıyordum onu görebilmek için, arabayla giderken arkasına park edip izliyordum, insanlara izletiyordum. Bisikletle geçerken yanında durup içine bakıyordum. Sonra sanırım sattı sahibi. Bir daha görmedim park halinde. Yolda NE ZAMAN GÖRSEM peşine takılırım CC'nin. Her seferinde dikkatle inceledim tasarımını. Her seferinde çok sevdim. İnternette onlarca video izledim, bir sürü yazı okudum. Defalarca hem de. Onun sayesinde tanıdım ve sevdim ben Volkswagen'i.
Sırada kavuşmaya çalışma aşaması ve "İnanılmaz Doğuş Oto" hikayem var. Ekim ayında gittiğim Doğuş Oto "Kasım sonu sipariş, ocak teslim" diye bir YALAN uydurdu. Ocak ayı bittiğinde ben henüz siparişimi verememiştim. Yaklaşık 20 günlük sipariş döneminde benim haberim olmadı siparişlerin açıldığından. Sözde haber verecekti kadın beni ona yönlendiren aracıya. Ben tamamen tesadüfen öğrendim siparişlerin açıldığını. O da 2 gün kala. Gittim doldurdum bir adet opsiyon listesi. Beraber doldurduğum satış temsilcisi bayanın yanlış yönlendirmesi sayesinde birbiriyle çelişen iki tane opsiyon koymuşuz. Halbuki ben biliyordum o ikisinin beraber alınamayacağını, ama kadın yanılttı. Neyse sipariş süresi doldu yanılmıyorsam 6 şubatta. Sonra Almanya'dan gelen liste ile benim siparişimin arasında bir sürü fark gördüm. RNS 510, katlanır ayna, ısıtmalı ön cam yoktu ve alcantara yerine nappa vardı. Bunun üzerine yeni listeyi gönderdik Almanya'ya 8 şubatta. 11 şubatta onay geldi, her şey tamamdı. Kadına e-mail ile "Her şey eksiksiz bir şekilde tamam. Benim bildiğim kadarıyla bu değişiklik teslimi 2 hafta ileri atıyor, acaba benim siparişimde de geçerli mi" dedim, FORUM BİLGİLERİM BUNU SÖYLÜYORDU PART 1. "Hayır, sizinkinde değişiklik olmayacak" dedi. 12 şubatta da 5.000 TL kapora yatırıldı. Yatırılmaz olsaydı keşke. Önceki hafta (28 şubatta) e-mail attım cevap vermedi. 1 hafta bekledim ve aradım kendilerini. Siparişle alakalı son durumu öğrenmek istedim. "Üretimde" dedi. Tarih itibariyle üretimin bitmiş olması gerekiyordu, FORUM BİLGİLERİM BUNU SÖYLÜYORDU PART 2. Yanılmamışım. Teslim ertelenmişti. Bir de üstüne "Size önceden de söylemiştim zaten" demesi de ayrı bir olay. Bir de bana verdiği opsiyon listesinde R-Line opsiyonu yoktu. Eski bir liste vermiş. Bu önemli bir hata. Ama diğer yaptıklarının yanında çok da takılmadım buna. Bunu sadece Doğuş Oto ile geçen genel hikayemi anlatmak için yazdım.
Volkswagen CC sevdası her zaman bir yerlerde kalacak içimde. Ama eksileri vardı malesef. Her şeyden önce yakın zamanda kasa değiştirecek bir arabayı almanın doğru olmadığını fark ettim. Gerçi bunu biliyordum da gözüm başka arabayı görmediği için 1 yıl daha beklemek istemedim. İkinci sebebim ise benim yaşıma uygun olmaması. CC bana en başlarda böyle gözükmüyordu bana, üzerine kafa yordukça ve araştırdıkça fark ettim. Son derece spor karakterli bir araba diyordum. Hala da öyle diyorum. Çerçevesiz cam ve yan tasarım bunun bariz kanıtı. Ama danıştığım insanlar genelde olumsuz yanıtlar verdi. Yaşıtlarıma göre biraz daha farklı takılırım. Binmeyeceğim arabalar vardır benim. Benim için arabanın belli bir ağırlığı, olgun bir duruşu olması lazım. Ama CC benim biraz üstümde kalıyor. Bu arabayı makam arabası olarak kullanan insanlar var. Üçüncü sebebim ise teknik sıkıntılar. Burada çok bahsedildi yağ göstergesi arızası falan. Tabi ki bu çok önemli bir sıkıntı değil. En önemli teknik sorun DSG arızaları oldu. Buradaki yakınmalar, gencecik arabada kavrama değişimi tarzı şeyler çok üzdü beni. DSG gibi mükemmel performansa sahip bir şanzımandan bahsediyoruz, sanırım bu da onun dikeni ama benim gözüm korktu. Dördüncü sebep de yakıt tüketimi. 160 beygirlik bir araç 9 litre yakmamalı. Araç da çok ağır bir araç değil. 1,5 tondan biraz fazla. Volkswagen mühendisleri daha iyisini yapacak ilerleyen yıllarda. Sorun nerede bilmiyorum, motorda mı yoksa aerodinamikte mi ama 9 litre tüketim fazla. BEŞİNCİ ve son sebep olarak da ufak tefek şeyler. Tasarımda "Keşke bu böyle olmasaydı, burada farklı bir malzeme kullanılsaydı" dedirten ayrıntılar vs.
Bu iki paragrafta CC'den uzaklaşmamın hikayesini anlattım.
Daha önceden de dediğim gibi... VOLKSWAGEN CC SEVDASI her zaman bir yerde kalacak içimde. Haberlerini sürekli takip edeceğim, yeni kasa çıkınca gidip test edeceğim. Buraları kontrol edeceğim düzenli olarak.
Yeni aracıma gelince... Aylardır kendime "Dolu araba, boş arabadan iyidir. Araba gittiği sürece sen içerde keyif almaya bak" dedim. Ancak arabada dikat edilmesi gereken şeylerin daha farklı olduğuna karar verdim. Seçtiğim araba 2 litre motora sahip olduğu için vergisi yüzünden CC'nin bir tık üstünde fiyat olarak, ama daha az yakıyor. CC'ye sanırım 30.000 TL civarı donanım eklemiştim. Bu arabada fiyat uçmasın diye özel sipariş yapmayacağım, ellerindeki tatminkar olan siyah arabayı alacağım dedim. Özel sipariş de 2,5 ay sonra geliyormuş şimdi versem. DOĞUŞ OTO GİBİ SÜRÜNDÜRMÜYOR BAŞKALARI. Türkiye paketinin üstüne birkaç tane opsiyon ekletilmiş siyah renkli bir araç gelecek Allah'ın izniyle yakın zamanda. Araba motor, performans, zevk, kalite, konfor açısından daha iyi CC'den. Yoksa insan CC'den sonra ısınamıyor başka arabaya kolay kolay. CC gibi çok şık bir araç değil, hele bu kadar nadir bulunan bir araç hiç değil. E-5 üst geçitte 1 dakika beklesen akan trafikte bir tane görürsün rahatlıkla. O yüzden CC karizması kesinlikle yok kendisinde. Aracın CC'den daha güçlü, çok daha fazla çekişli olmasına rağmen bu kadar az yakıt tüketmesi de beni çeken önemli bir etken. Bir de kokpitteki yüksek ergonomi, insanın dikkat dağınıklığını minimuma indiriyor.
Arabanın markasını söylemedim. Gerek de duymuyorum. Soran bir ağabeyim olursa cevaplarım mesajdan. Ama biliyorum ki çoğunuzun umrunda değil benim ne aldığım. Önemli olan hepimizin araçlarına kazasız belasız binmeleri ve en yüksek sürüş zevkini konforla birleştirmeleri.
"İNŞALLAH DAHA İYİLERİ SİZLERE NASİP OLUR." şeklindeki klasik forum cümlemizle bitiriyorum konuşmamı. Şimdilik veda etmiyorum, çünkü benim hala sizlerden öğreneceğim şeyler var burada. Taner abinin teknik anlatımlarından yararlanacağım daha, başka insanların anlattığı bir şeyi dinleyip hayata dair farklı şeyler öğreneceğim araba konusundan bağımsız olarak. O yüzden tam da veda ediyorum diyemem. Sadece CC sahibi olmayacağım yakın zamanda.
Bu uzun yazımı okuma zahmetinde bulunan herkese teşekkür ederim.
HEPİNİZİ SAYGI VE SEVGİYLE SELAMLIYORUM...
Ahmet Kardeşim;
Ben yazının tamamını okudum ve bazı konularda sonuna kadar haklısın diyorum.
İnşallah kararında hayırlısı olur ve diğer araç seçimin de CC gibi seni üzmez ve KEŞKE dedirtmez.
Biz hep buralarda olacağız, ne araç alırsan al, diğer forum arkadaşlarım adına da yazıyorum belki ama seni her zaman ailemizin bir ferdi olarak göreceğiz...
Bu arada özelden de bişey yazdım sana, ona da bir bakarsan sevinirim...
Görüşmek üzere...
Ahmet Kardeşim;
Ben yazının tamamını okudum ve bazı konularda sonuna kadar haklısın diyorum.
İnşallah kararında hayırlısı olur ve diğer araç seçimin de CC gibi seni üzmez ve KEŞKE dedirtmez.
Biz hep buralarda olacağız, ne araç alırsan al, diğer forum arkadaşlarım adına da yazıyorum belki ama seni her zaman ailemizin bir ferdi olarak göreceğiz...
Bu arada özelden de bişey yazdım sana, ona da bir bakarsan sevinirim...
Görüşmek üzere...
Sipariş verdiğiniz araç muhtemelen Volvo S60 olmalı diye tahmin ediyorum. CC ile geçen maceranız kötü olmuş. Ben kendimden bilirim böyle yanlışlıklar hatalı girişlerden ötürü 2 defa sipariş iptal ettirttimdi 6 ay geç geldi toplamda arabam. Vosvos servislerinde hele ki izmir ist ankara gibi büyük şehirlerde ilgilenmeden üstün körü geçiyorlar siparişleri adam yerine koymuyorlar. Size yeni tercih ettiğiniz aracın hayırlı olmasını diliyorum...
Sipariş verdiğiniz araç muhtemelen Volvo S60 olmalı diye tahmin ediyorum. CC ile geçen maceranız kötü olmuş. Ben kendimden bilirim böyle yanlışlıklar hatalı girişlerden ötürü 2 defa sipariş iptal ettirttimdi 6 ay geç geldi toplamda arabam. Vosvos servislerinde hele ki izmir ist ankara gibi büyük şehirlerde ilgilenmeden üstün körü geçiyorlar siparişleri adam yerine koymuyorlar. Size yeni tercih ettiğiniz aracın hayırlı olmasını diliyorum...
Sevgili Ahmet arkadaşım,
En önemli karar, en iyi karar SENİN vereceğin karardır. Bir CC veya başka bir araç, önemli değil. Böyle uygun gördükten sonra bize sadece sana "Hayırlı olsun" demek düşer. Mesajının ayrıntıları bu kararın seni ne kadar derinden etkilediğini ve ayrıca da bize ne kadar yakın olduğunu ve bizim bir parçamız olduğunu gösterir. Otomobil gibi bu ülkenin insanına alırken de, kullanırken de eziyet ve yük getiren başka bir emtea belki de yoktur, külliyen zarar, fakat o ufak tefek sevinç pırıltıları ve mutluk anları için bak gör neler yapıyoruz. Yanlış yaptığımızı söylemek doğru veya değil, başkaları gibi herhangi bir otomobil alıp mevsimlik ayakkabı gibi davranıp atmak ve yenisini almak en yaygın kullanım şekli olsa da burada bulunan ve bu yazıları okuyan herkesi bu "başkaları"ndan ayırıyor. Burada bulunan herkes kitabı son sayfasına kadar okuyan, kullanım kılavuzunu yanından ayırmayan ve merak edip sorgulayan herkes.
CC alma cesaretini gösterdin, CC almama cesaretini de gösterdin. Her ikisinin de kıymeti ve değeri paha biçilemez. Kendim CC aracımdan zor, çok zor ayrılırım. Bunun için zamana, kilometreye ve başka bir otomobilin gelip CC'yi benden koparması gerek, o etkiye ve güce sahip olması gerek. CC'ye sahip olmanı, kullanmanı ve tecrübe etmeni çok isterdim, nasip değilmiş, umarım ve eminim bir CC görünce yüzünde yine de bir gülümseme belirecektir, bizleri unutma arkadaşım.
Adana'dan selam ve sevgiler,
Taner Göde
Herkese selamlar,
Bu yazıyı yazmak 1 saatten fazla sürdü. Umarım bir kısmını bile olsa okursunuz.
Söylemek istediğim şeyler var. Burada az çok tanıştığımız için böyle bir açıklamada bulunuyorum. Biraz ileriye dönük bir veda gibi aslında. Kendi başlığımı henüz açmadığım için (büyük ihtimalle bundan sonra da açmayacağım) buraya yazıyorum, Taner abi kusura bakmasın.
...
Bu uzun yazımı okuma zahmetinde bulunan herkese teşekkür ederim.
HEPİNİZİ SAYGI VE SEVGİYLE SELAMLIYORUM...
Sevgili Ahmet arkadaşım,
En önemli karar, en iyi karar SENİN vereceğin karardır. Bir CC veya başka bir araç, önemli değil. Böyle uygun gördükten sonra bize sadece sana "Hayırlı olsun" demek düşer. Mesajının ayrıntıları bu kararın seni ne kadar derinden etkilediğini ve ayrıca da bize ne kadar yakın olduğunu ve bizim bir parçamız olduğunu gösterir. Otomobil gibi bu ülkenin insanına alırken de, kullanırken de eziyet ve yük getiren başka bir emtea belki de yoktur, külliyen zarar, fakat o ufak tefek sevinç pırıltıları ve mutluk anları için bak gör neler yapıyoruz. Yanlış yaptığımızı söylemek doğru veya değil, başkaları gibi herhangi bir otomobil alıp mevsimlik ayakkabı gibi davranıp atmak ve yenisini almak en yaygın kullanım şekli olsa da burada bulunan ve bu yazıları okuyan herkesi bu "başkaları"ndan ayırıyor. Burada bulunan herkes kitabı son sayfasına kadar okuyan, kullanım kılavuzunu yanından ayırmayan ve merak edip sorgulayan herkes.
CC alma cesaretini gösterdin, CC almama cesaretini de gösterdin. Her ikisinin de kıymeti ve değeri paha biçilemez. Kendim CC aracımdan zor, çok zor ayrılırım. Bunun için zamana, kilometreye ve başka bir otomobilin gelip CC'yi benden koparması gerek, o etkiye ve güce sahip olması gerek. CC'ye sahip olmanı, kullanmanı ve tecrübe etmeni çok isterdim, nasip değilmiş, umarım ve eminim bir CC görünce yüzünde yine de bir gülümseme belirecektir, bizleri unutma arkadaşım.
Adana'dan selam ve sevgiler,
Taner Göde
Herkese selamlar,
Bu yazıyı yazmak 1 saatten fazla sürdü. Umarım bir kısmını bile olsa okursunuz.
Söylemek istediğim şeyler var. Burada az çok tanıştığımız için böyle bir açıklamada bulunuyorum. Biraz ileriye dönük bir veda gibi aslında. Kendi başlığımı henüz açmadığım için (büyük ihtimalle bundan sonra da açmayacağım) buraya yazıyorum, Taner abi kusura bakmasın.
...
Bu uzun yazımı okuma zahmetinde bulunan herkese teşekkür ederim.
HEPİNİZİ SAYGI VE SEVGİYLE SELAMLIYORUM...
Hayirli olsun
Utku abi, Volvo markası benim çocukluğumun markası çocukluğumdan beri sevdiğim bir markadır, ilk bindiğim arabalardan biridir. Babamda vardı ve sonra annem kullandı yıllarca. Hatta arabanın içinde telefon vardı, numarayı hatırlayamıyorum malesef. Babam bana söylerdi çocukken "Volvo yolların kralı demektir oğlum" derdi. Ben de "folfo yollayın kıyalı" derdim. Bir de Opel OMEGA var çocukluğumun arabası olarak. Halamda vardı. Jantları hala aklımda. Araba sevdam çocukluğumdan belliydi, arabaları jantlarından tanırdım. Volvo'nun bende yeri ayrıdır. O yüzden ilerleyen yıllarda bir Volvo S80'im olabilir ama şu andaki S60'ı beğenmiyorum. O yüzden o olmadığını söyleyebilirim. Ayrıca birkaç aydır Volvo S60 kullanıyorum., 2007 model. 2,4 dizel motoru var. 185 HP ve 400 Nm civarı tork. Bu arabadan sonra 240 Nm bir araba kullanmak kolay olmazdı. Hele kulağım bu olayı hiç sevmezdi, çok alıştı Volvo'nun o motorunun sesine. Zaten gaza basarken ön taraftan tsss diye bir ses geliyor gaza bastıkça artan, o sesi bile özleyeceğim.Sipariş verdiğiniz araç muhtemelen Volvo S60 olmalı diye tahmin ediyorum. CC ile geçen maceranız kötü olmuş. Ben kendimden bilirim böyle yanlışlıklar hatalı girişlerden ötürü 2 defa sipariş iptal ettirttimdi 6 ay geç geldi toplamda arabam. Vosvos servislerinde hele ki izmir ist ankara gibi büyük şehirlerde ilgilenmeden üstün körü geçiyorlar siparişleri adam yerine koymuyorlar. Size yeni tercih ettiğiniz aracın hayırlı olmasını diliyorum...
Utku abi çok teşekkür ederim. İnşallah şimdiki CC'nizi tamamen keyiften dolayı satarsınız ve istediğiniz başa bir araç alırsınız. Bir üst kalitede bir araç...
Bu arada sizin araç 170 HP model olduğu için almayı düşündüğüm arabanın üstünlüğü sizin modelde geçerli değil
Utku abi, Volvo markası benim çocukluğumun markası çocukluğumdan beri sevdiğim bir markadır, ilk bindiğim arabalardan biridir. Babamda vardı ve sonra annem kullandı yıllarca. Hatta arabanın içinde telefon vardı, numarayı hatırlayamıyorum malesef. Babam bana söylerdi çocukken "Volvo yolların kralı demektir oğlum" derdi. Ben de "folfo yollayın kıyalı" derdim. Bir de Opel OMEGA var çocukluğumun arabası olarak. Halamda vardı. Jantları hala aklımda. Araba sevdam çocukluğumdan belliydi, arabaları jantlarından tanırdım. Volvo'nun bende yeri ayrıdır. O yüzden ilerleyen yıllarda bir Volvo S80'im olabilir ama şu andaki S60'ı beğenmiyorum. O yüzden o olmadığını söyleyebilirim. Ayrıca birkaç aydır Volvo S60 kullanıyorum., 2007 model. 2,4 dizel motoru var. 185 HP ve 400 Nm civarı tork. Bu arabadan sonra 240 Nm bir araba kullanmak kolay olmazdı. Hele kulağım bu olayı hiç sevmezdi, çok alıştı Volvo'nun o motorunun sesine. Zaten gaza basarken ön taraftan tsss diye bir ses geliyor gaza bastıkça artan, o sesi bile özleyeceğim.Sipariş verdiğiniz araç muhtemelen Volvo S60 olmalı diye tahmin ediyorum. CC ile geçen maceranız kötü olmuş. Ben kendimden bilirim böyle yanlışlıklar hatalı girişlerden ötürü 2 defa sipariş iptal ettirttimdi 6 ay geç geldi toplamda arabam. Vosvos servislerinde hele ki izmir ist ankara gibi büyük şehirlerde ilgilenmeden üstün körü geçiyorlar siparişleri adam yerine koymuyorlar. Size yeni tercih ettiğiniz aracın hayırlı olmasını diliyorum...
Utku abi çok teşekkür ederim. İnşallah şimdiki CC'nizi tamamen keyiften dolayı satarsınız ve istediğiniz başa bir araç alırsınız. Bir üst kalitede bir araç...
Bu arada sizin araç 170 HP model olduğu için almayı düşündüğüm arabanın üstünlüğü sizin modelde geçerli değil
Taner abim, ağabeyim, bizi burada açtığın konuyla toplayan insan,Sevgili Ahmet arkadaşım,
En önemli karar, en iyi karar SENİN vereceğin karardır. Bir CC veya başka bir araç, önemli değil. Böyle uygun gördükten sonra bize sadece sana "Hayırlı olsun" demek düşer. Mesajının ayrıntıları bu kararın seni ne kadar derinden etkilediğini ve ayrıca da bize ne kadar yakın olduğunu ve bizim bir parçamız olduğunu gösterir. Otomobil gibi bu ülkenin insanına alırken de, kullanırken de eziyet ve yük getiren başka bir emtea belki de yoktur, külliyen zarar, fakat o ufak tefek sevinç pırıltıları ve mutluk anları için bak gör neler yapıyoruz. Yanlış yaptığımızı söylemek doğru veya değil, başkaları gibi herhangi bir otomobil alıp mevsimlik ayakkabı gibi davranıp atmak ve yenisini almak en yaygın kullanım şekli olsa da burada bulunan ve bu yazıları okuyan herkesi bu "başkaları"ndan ayırıyor. Burada bulunan herkes kitabı son sayfasına kadar okuyan, kullanım kılavuzunu yanından ayırmayan ve merak edip sorgulayan herkes.
CC alma cesaretini gösterdin, CC almama cesaretini de gösterdin. Her ikisinin de kıymeti ve değeri paha biçilemez. Kendim CC aracımdan zor, çok zor ayrılırım. Bunun için zamana, kilometreye ve başka bir otomobilin gelip CC'yi benden koparması gerek, o etkiye ve güce sahip olması gerek. CC'ye sahip olmanı, kullanmanı ve tecrübe etmeni çok isterdim, nasip değilmiş, umarım ve eminim bir CC görünce yüzünde yine de bir gülümseme belirecektir, bizleri unutma arkadaşım.
Adana'dan selam ve sevgiler,
Taner Göde
Evet, kararım beni etkiledi ama çok düşündüm. Kasanın değişmek üzere olması ise vazgeçme kararımda içimi rahatlatan bir etken. SİZİ KENDİME YAKIN HİSSETMEMi gösterebildiysem çok sevindim. Gerçekten otomobil almak her şeyiyle bir dert. Eskiden gitmem gereken yere ulaşımımı toplu taşıma ile sağlıyordum. Birkaç aydır 2007 model Volvo S60 kullanıyorum. Bazen araba ile ulaşım sürem, toplu taşıma ile olan otobüs süremi geçiyor. Hatta daha maliyetli oluyor. Bazen de yorucu oluyor. Sağ bacağımdaki rahatsızlık nedeniyle yorucu geçen bir araba yolculuğundan sonra arabadan inince sağ bacağım çok sıkıntı çekiyor, çok kötü kramp da girebiliyor bazen. Ama eve gidip bir süre dinlenme ihtiyacım oluyor. Yine de arabanın konforu ve zevki bambaşka.
Çok şükür bilinçli insanlarız. Renault Clio bile alsaydım ihtiyacımı karşılayacaktı belki, ama araba sevdası buna engel oldu. Allah'a şükür israf eden biri olduğumu düşünmüyorum. Aldığım arabayı da en az 5-6 yıl kullanırsam (CC'de planım en az 4'tü) içim rahat eder. 5 yıldan sonra hep şükrederim "Aldığım araba ihtiyaçlarımdan fazlasını karşılıyordu ama bugünlere geldi" diye. Kasa değişimi 2019'da falan olacak tahminen. İnşallah o güne kadar kullanma şansım olur arabayı.
Abi bu arada aklıma gelmişken... Yolda ne zaman 01 plakalı araç görsem veya CC plakalı araç görsem aklıma sen geliyorsun. Hatta geçenlerde 01 SS ile başlayan bir plaka gördüm. Ama o an not edemediğim için devamını hatırlamıyorum.
Son paragrafına cevabı toplu olarak veriyorum abi.
Allah'a emanet ol abi. Saygı ve sevgiler sunuyorum.
Taner abim, ağabeyim, bizi burada açtığın konuyla toplayan insan,Sevgili Ahmet arkadaşım,
En önemli karar, en iyi karar SENİN vereceğin karardır. Bir CC veya başka bir araç, önemli değil. Böyle uygun gördükten sonra bize sadece sana "Hayırlı olsun" demek düşer. Mesajının ayrıntıları bu kararın seni ne kadar derinden etkilediğini ve ayrıca da bize ne kadar yakın olduğunu ve bizim bir parçamız olduğunu gösterir. Otomobil gibi bu ülkenin insanına alırken de, kullanırken de eziyet ve yük getiren başka bir emtea belki de yoktur, külliyen zarar, fakat o ufak tefek sevinç pırıltıları ve mutluk anları için bak gör neler yapıyoruz. Yanlış yaptığımızı söylemek doğru veya değil, başkaları gibi herhangi bir otomobil alıp mevsimlik ayakkabı gibi davranıp atmak ve yenisini almak en yaygın kullanım şekli olsa da burada bulunan ve bu yazıları okuyan herkesi bu "başkaları"ndan ayırıyor. Burada bulunan herkes kitabı son sayfasına kadar okuyan, kullanım kılavuzunu yanından ayırmayan ve merak edip sorgulayan herkes.
CC alma cesaretini gösterdin, CC almama cesaretini de gösterdin. Her ikisinin de kıymeti ve değeri paha biçilemez. Kendim CC aracımdan zor, çok zor ayrılırım. Bunun için zamana, kilometreye ve başka bir otomobilin gelip CC'yi benden koparması gerek, o etkiye ve güce sahip olması gerek. CC'ye sahip olmanı, kullanmanı ve tecrübe etmeni çok isterdim, nasip değilmiş, umarım ve eminim bir CC görünce yüzünde yine de bir gülümseme belirecektir, bizleri unutma arkadaşım.
Adana'dan selam ve sevgiler,
Taner Göde
Evet, kararım beni etkiledi ama çok düşündüm. Kasanın değişmek üzere olması ise vazgeçme kararımda içimi rahatlatan bir etken. SİZİ KENDİME YAKIN HİSSETMEMi gösterebildiysem çok sevindim. Gerçekten otomobil almak her şeyiyle bir dert. Eskiden gitmem gereken yere ulaşımımı toplu taşıma ile sağlıyordum. Birkaç aydır 2007 model Volvo S60 kullanıyorum. Bazen araba ile ulaşım sürem, toplu taşıma ile olan otobüs süremi geçiyor. Hatta daha maliyetli oluyor. Bazen de yorucu oluyor. Sağ bacağımdaki rahatsızlık nedeniyle yorucu geçen bir araba yolculuğundan sonra arabadan inince sağ bacağım çok sıkıntı çekiyor, çok kötü kramp da girebiliyor bazen. Ama eve gidip bir süre dinlenme ihtiyacım oluyor. Yine de arabanın konforu ve zevki bambaşka.
Çok şükür bilinçli insanlarız. Renault Clio bile alsaydım ihtiyacımı karşılayacaktı belki, ama araba sevdası buna engel oldu. Allah'a şükür israf eden biri olduğumu düşünmüyorum. Aldığım arabayı da en az 5-6 yıl kullanırsam (CC'de planım en az 4'tü) içim rahat eder. 5 yıldan sonra hep şükrederim "Aldığım araba ihtiyaçlarımdan fazlasını karşılıyordu ama bugünlere geldi" diye. Kasa değişimi 2019'da falan olacak tahminen. İnşallah o güne kadar kullanma şansım olur arabayı.
Abi bu arada aklıma gelmişken... Yolda ne zaman 01 plakalı araç görsem veya CC plakalı araç görsem aklıma sen geliyorsun. Hatta geçenlerde 01 SS ile başlayan bir plaka gördüm. Ama o an not edemediğim için devamını hatırlamıyorum.
Son paragrafına cevabı toplu olarak veriyorum abi.
Allah'a emanet ol abi. Saygı ve sevgiler sunuyorum.
Söylemek istediğim bir şey daha var bu konuyla alakalı
Çarşamba günü aracı test etmek için ithalat eden firmanın otomotivine gittim. Test ettim, teklif aldım ve geldim. Bahçelievler'e gelirken yolda beyaz bir CC gördüm. E-5 üzerinde sol şeritte ilerliyordum ben. Kendisi ise orta şeritten sağ şeride geçiyordu. Görür görmez sağ dikiz aynasından arkayı kontrol edip orta şeride atladım. Tek isteğim CC'ye her zamanki gibi daha yakından daha dikkatle bakabilmekti. Benim orta şeride geçmemle birlikte trafik tıkandığı için kendisini göremedim bir daha. Demek istediğim şu ki benim gönlüm tamamen başak bir arabaya kaymış, o gün itibariyle CC'den vazgeçmeye doğru ilerliyorum. Yine de yolda CC görünce peşine takılıp bakmaya devam etmek istiyorum. Aylarca bakmam yetmemiş gibi...
Ayrıca buradaki hemen hemen herkes saygı ve sevgiyi hak ediyor. Hepsini çok sevdim ve onları saygı ve sevgi ile selamlıyorum. PASSATTÜRKİYE ailesi ile tanışmak güzeldi. İnşallah bundan sonra da buralarda olacağım için (hainliğin lüzumu yok, hala bu topluluğun içinde bulunmanın çok güzel olduğunu düşünüyorum) konuşmaya devam edeceğiz. Hepinizi çok seviyorum. Belki gün gelir PASSATTÜRKİYE sticker'ımı başka marka arabamın üstüne yapıştırırım kim bilir
HERKESE SAYGI VE SEVGİLER. İyi pazarlar dilerim.
Söylemek istediğim bir şey daha var bu konuyla alakalı
Çarşamba günü aracı test etmek için ithalat eden firmanın otomotivine gittim. Test ettim, teklif aldım ve geldim. Bahçelievler'e gelirken yolda beyaz bir CC gördüm. E-5 üzerinde sol şeritte ilerliyordum ben. Kendisi ise orta şeritten sağ şeride geçiyordu. Görür görmez sağ dikiz aynasından arkayı kontrol edip orta şeride atladım. Tek isteğim CC'ye her zamanki gibi daha yakından daha dikkatle bakabilmekti. Benim orta şeride geçmemle birlikte trafik tıkandığı için kendisini göremedim bir daha. Demek istediğim şu ki benim gönlüm tamamen başak bir arabaya kaymış, o gün itibariyle CC'den vazgeçmeye doğru ilerliyorum. Yine de yolda CC görünce peşine takılıp bakmaya devam etmek istiyorum. Aylarca bakmam yetmemiş gibi...
Ayrıca buradaki hemen hemen herkes saygı ve sevgiyi hak ediyor. Hepsini çok sevdim ve onları saygı ve sevgi ile selamlıyorum. PASSATTÜRKİYE ailesi ile tanışmak güzeldi. İnşallah bundan sonra da buralarda olacağım için (hainliğin lüzumu yok, hala bu topluluğun içinde bulunmanın çok güzel olduğunu düşünüyorum) konuşmaya devam edeceğiz. Hepinizi çok seviyorum. Belki gün gelir PASSATTÜRKİYE sticker'ımı başka marka arabamın üstüne yapıştırırım kim bilir
HERKESE SAYGI VE SEVGİLER. İyi pazarlar dilerim.
"Türkiye paketi" cümlesini okuduğum an BMW 3 serisi dedim. hayırlı olsun. Yeni kasa değişti, uzun süre değişmez artık. Benim görüşüm, sert direksiyonu ile şehir içine, yol gürültüsünden dolayı şehir dışına hitab etmeyen bir model. E nereye konumlandıracağız? Spor kullanıp drift yapmak için dermişim
Ben sanırım şanslı azınlıktayım. Herhangi bir donanım isteğim olmadığından (çünkü CC'nin en baz donanımı bile pek çok rakibinden çok çok dolu) bayinin otoparkında hazırda bekleyen, görüp ellediğim, içine oturup mıncıkladığım bir CC'yi aldım geçtim. Benim için en önemli kriter uzun yol sessizliği ve arka koltuk konforuydu. Çünkü hayatım İstanbul-Ankara-Antalya-Tekirdağ arasında mekik dokumakla geçiyor.
Bir gün eşim ve bebeğimle İstanbul-Ankara yaparken kendiliğinden eşim, bir önceki araçta (markasını sormayın) gürültüden işkence çekerek gidiyormuşuz da haberimiz yokmuş. Bu araç ne rahatmış dedi. Böylece ne kadar doğru bir karar verdiğimi anlamış oldum. BMW alsaydım kendime almış olacaktım. Onlar ise arkada rahat edemeyip yol gürültüsü eşliğinde yolculuk yapmaya devam edeceklerdi. Bizde öncelik onların
"Türkiye paketi" cümlesini okuduğum an BMW 3 serisi dedim. hayırlı olsun. Yeni kasa değişti, uzun süre değişmez artık. Benim görüşüm, sert direksiyonu ile şehir içine, yol gürültüsünden dolayı şehir dışına hitab etmeyen bir model. E nereye konumlandıracağız? Spor kullanıp drift yapmak için dermişim
Ben sanırım şanslı azınlıktayım. Herhangi bir donanım isteğim olmadığından (çünkü CC'nin en baz donanımı bile pek çok rakibinden çok çok dolu) bayinin otoparkında hazırda bekleyen, görüp ellediğim, içine oturup mıncıkladığım bir CC'yi aldım geçtim. Benim için en önemli kriter uzun yol sessizliği ve arka koltuk konforuydu. Çünkü hayatım İstanbul-Ankara-Antalya-Tekirdağ arasında mekik dokumakla geçiyor.
Bir gün eşim ve bebeğimle İstanbul-Ankara yaparken kendiliğinden eşim, bir önceki araçta (markasını sormayın) gürültüden işkence çekerek gidiyormuşuz da haberimiz yokmuş. Bu araç ne rahatmış dedi. Böylece ne kadar doğru bir karar verdiğimi anlamış oldum. BMW alsaydım kendime almış olacaktım. Onlar ise arkada rahat edemeyip yol gürültüsü eşliğinde yolculuk yapmaya devam edeceklerdi. Bizde öncelik onların
Yok abi bir sürü markada var Türkiye paketi, araştırdıkça anlıyor insan"Türkiye paketi" cümlesini okuduğum an BMW 3 serisi dedim. hayırlı olsun. Yeni kasa değişti, uzun süre değişmez artık. Benim görüşüm, sert direksiyonu ile şehir içine, yol gürültüsünden dolayı şehir dışına hitab etmeyen bir model. E nereye konumlandıracağız? Spor kullanıp drift yapmak için dermişim
Ben sanırım şanslı azınlıktayım. Herhangi bir donanım isteğim olmadığından (çünkü CC'nin en baz donanımı bile pek çok rakibinden çok çok dolu) bayinin otoparkında hazırda bekleyen, görüp ellediğim, içine oturup mıncıkladığım bir CC'yi aldım geçtim. Benim için en önemli kriter uzun yol sessizliği ve arka koltuk konforuydu. Çünkü hayatım İstanbul-Ankara-Antalya-Tekirdağ arasında mekik dokumakla geçiyor.
Bir gün eşim ve bebeğimle İstanbul-Ankara yaparken kendiliğinden eşim, bir önceki araçta (markasını sormayın) gürültüden işkence çekerek gidiyormuşuz da haberimiz yokmuş. Bu araç ne rahatmış dedi. Böylece ne kadar doğru bir karar verdiğimi anlamış oldum. BMW alsaydım kendime almış olacaktım. Onlar ise arkada rahat edemeyip yol gürültüsü eşliğinde yolculuk yapmaya devam edeceklerdi. Bizde öncelik onların
Bu arada 6 ay sonra Türkiye'ye geliyor BMW 3 Serisi GT modeli. Boyu CC'den bile fazla. Normal 3 Serisi'ne göre 20 cm uzun. 20 santimetrenin çoğu bagaj için olsa da arka diz mesafesine 8 cm değerinde bir artış olacak. Aryıca CC vs. BMW 3 testlerinde 3 serisi'nin geri kalan yönleri: Ses yalıtımı, iç mekan rahatlığı.
İyi ki CC almışsınız
Yok abi bir sürü markada var Türkiye paketi, araştırdıkça anlıyor insan"Türkiye paketi" cümlesini okuduğum an BMW 3 serisi dedim. hayırlı olsun. Yeni kasa değişti, uzun süre değişmez artık. Benim görüşüm, sert direksiyonu ile şehir içine, yol gürültüsünden dolayı şehir dışına hitab etmeyen bir model. E nereye konumlandıracağız? Spor kullanıp drift yapmak için dermişim
Ben sanırım şanslı azınlıktayım. Herhangi bir donanım isteğim olmadığından (çünkü CC'nin en baz donanımı bile pek çok rakibinden çok çok dolu) bayinin otoparkında hazırda bekleyen, görüp ellediğim, içine oturup mıncıkladığım bir CC'yi aldım geçtim. Benim için en önemli kriter uzun yol sessizliği ve arka koltuk konforuydu. Çünkü hayatım İstanbul-Ankara-Antalya-Tekirdağ arasında mekik dokumakla geçiyor.
Bir gün eşim ve bebeğimle İstanbul-Ankara yaparken kendiliğinden eşim, bir önceki araçta (markasını sormayın) gürültüden işkence çekerek gidiyormuşuz da haberimiz yokmuş. Bu araç ne rahatmış dedi. Böylece ne kadar doğru bir karar verdiğimi anlamış oldum. BMW alsaydım kendime almış olacaktım. Onlar ise arkada rahat edemeyip yol gürültüsü eşliğinde yolculuk yapmaya devam edeceklerdi. Bizde öncelik onların
Bu arada 6 ay sonra Türkiye'ye geliyor BMW 3 Serisi GT modeli. Boyu CC'den bile fazla. Normal 3 Serisi'ne göre 20 cm uzun. 20 santimetrenin çoğu bagaj için olsa da arka diz mesafesine 8 cm değerinde bir artış olacak. Aryıca CC vs. BMW 3 testlerinde 3 serisi'nin geri kalan yönleri: Ses yalıtımı, iç mekan rahatlığı.
İyi ki CC almışsınız
sakıncası yoksa ne satın aldığınızı sorabilir miyim hocam?
taner abi sana katılıyorumZaten normal olan bu, esas sorunlu olan grup bizleriz.
Arabayı dışarı part ederken bile 26 faktörün aynı anda oluşması lazım,
Ağaç altı olmayacak.
Direk güneş almayacak.
Yanlarında kapı çarpma ihtimali yüksek olan eski bakımsız arabalar olmayacak.
Kapılar civarında arabanın içini kirletme ihtimali yüksek çamur ve su birikintileri bulunmayacak.
Kavşak, dönüş noktaları olmayacak.
Kaldırıma lastik değmeyecek ama 1 parmaktan fazlada boşluk kalmayacak
Arabadan inip dışarıdan baktın mı güzel gözükücek bir yer olacak yoksa tekrar park edilicek.
Bu esnada araba üzerinde fark edilen kuş pisliği, leke , iz gibi yabancı maddeler bagajdaki tam teşekküllü temizlik ürünleri ile hemen temizlenecek.
Direksiyon daima düz bırakılıcak. tekerlekler yamuk yumuk durmayacak
Arka perde ve yan perdelikler kapalı durumda olacak.
Araba içinde çocuklardan kalan her türlü arabaya ait olmayan cisim toparlanacak, arabanın içinin acentadan çıktığı gibi olması sağlanacak
Arabadan uzaklaşırken mutlaka son bir defa geri dönülüp geniş açı araca tekrar bakılıcak.
Zor iş zor esas bizim tedaviye ihtiyacımız var.
taner abi sana katılıyorumZaten normal olan bu, esas sorunlu olan grup bizleriz.
Arabayı dışarı part ederken bile 26 faktörün aynı anda oluşması lazım,
Ağaç altı olmayacak.
Direk güneş almayacak.
Yanlarında kapı çarpma ihtimali yüksek olan eski bakımsız arabalar olmayacak.
Kapılar civarında arabanın içini kirletme ihtimali yüksek çamur ve su birikintileri bulunmayacak.
Kavşak, dönüş noktaları olmayacak.
Kaldırıma lastik değmeyecek ama 1 parmaktan fazlada boşluk kalmayacak
Arabadan inip dışarıdan baktın mı güzel gözükücek bir yer olacak yoksa tekrar park edilicek.
Bu esnada araba üzerinde fark edilen kuş pisliği, leke , iz gibi yabancı maddeler bagajdaki tam teşekküllü temizlik ürünleri ile hemen temizlenecek.
Direksiyon daima düz bırakılıcak. tekerlekler yamuk yumuk durmayacak
Arka perde ve yan perdelikler kapalı durumda olacak.
Araba içinde çocuklardan kalan her türlü arabaya ait olmayan cisim toparlanacak, arabanın içinin acentadan çıktığı gibi olması sağlanacak
Arabadan uzaklaşırken mutlaka son bir defa geri dönülüp geniş açı araca tekrar bakılıcak.
Zor iş zor esas bizim tedaviye ihtiyacımız var.
BMW 3 serisi GT fiyatı filan uygun olursa wallah anında benim CC'yi satarım, çünkü çok hoş olmuş, 5 serisi GT yi görünce bayılacak gibi oluyorum zati, ama param yetmez ona 3 serisinin acaba ederi ne olacak? Bekleyip göreceğiz....
BMW 3 serisi GT fiyatı filan uygun olursa wallah anında benim CC'yi satarım, çünkü çok hoş olmuş, 5 serisi GT yi görünce bayılacak gibi oluyorum zati, ama param yetmez ona 3 serisinin acaba ederi ne olacak? Bekleyip göreceğiz....
utku bey passat cc deki şık ve asil duruşu ben ne audi serilerinde ne merso ser,lerinde nede bmw serilerinde gördüm.ama tasarım anlamında.bahsi geçen GT ye şuan baktım bana hiç çekici gelmedi arkadan eski lagunalara benziyor
utku bey passat cc deki şık ve asil duruşu ben ne audi serilerinde ne merso ser,lerinde nede bmw serilerinde gördüm.ama tasarım anlamında.bahsi geçen GT ye şuan baktım bana hiç çekici gelmedi arkadan eski lagunalara benziyor
Zevkler ne kadar da farklı!
GT serisi bana sanki üretim hatası gibi geliyor. Böğk!
Zevkler ne kadar da farklı!
GT serisi bana sanki üretim hatası gibi geliyor. Böğk!
cc yi tek değişecegm araba mercedes e 250 gci bazen keske alsaydım diyorum ama cc..
cc yi tek değişecegm araba mercedes e 250 gci bazen keske alsaydım diyorum ama cc..
Taner abi cc ye bir yazılım bide lmtörü kaldırtıym diyorum 210 ps 330 tork olsa nasıl olur sence
Taner abi cc ye bir yazılım bide lmtörü kaldırtıym diyorum 210 ps 330 tork olsa nasıl olur sence