Variantı alalı 1 sene oldu, genel izlenimler..

**akorkmaz11** · 28 02 2012, 20:19

Aracı alalı 1 sene oldu.Geçen sene 22 Şubat'ta trafiğe çıkmıştı araç. Çok istememe rağmen highline alamamıştım ilk gelen parti araçların eksik donanımından dolayı. Ben de tam donanımlı comfortline almış ve cam tavan ekletmiştim. Aracı bilmeyenler için belirteyim: 1.4 tsi 122 hp ve 7 DSG şanzımana sahip. Dışı kaşmir kahverengi, içi ise doğal kahve renginde.

1 senede 16 bin km’yi geçtim. Bu yolun çoğu Kahramanmaraş-Ankara-Eskişehir ve Kahramanmaraş-Aydın arasında birkaç kez giderek yapıldı. Tabi bu civarda yaptığım sayısını unuttuğum Gaziantep, Hatay, Mersin yolculuklarını da eklemek gerek. Şehir içerisinde en fazla %25 kullanılmıştır diyebilirim, ama o da kısa mesafede, genelde evden işe (7 km) kullanıldı. Şehir içerisinde diğer aracı kullanmak daha pratik oluyor özellikle çocuklarla beraber.

Görüldüğü gibi bu 16 bin km’de yaklaşık 5100 TL benzine para harcamışım, ortalama tüketim 7.4 litre/100 km. Aslında çok hızlı gitmeyen ve yumuşak kullanan biri olmama rağmen bir miktar daha az yakmasını beklerdim, ama tüketimin yükselmesine kısa mesafe kullanımın etkili olduğunu düşünüyorum. Ama kullanırken bana sunduğu konfor, güven ve genişlik düşünülünce çok da önemli değil bence ne de olsa 1500 kg bir araç ve genelde uzun yollarda 2 yetişkin, 2 çocuk ve tam dolu bagajla dolanıyoruz sürekli.

Araç yaklaşık 3 ay kadar önce 13500 kmde ilk bakımına girdi ve 370 TL civarında bir para ödedim. Bakım sırasında ses yapan dekor ile meşhur eve geliş far sorununu hallettiler serviste. Ama bu far sorununu Yasin de hatırlar epey zor hallettim. Doğuş ana merkezi arayıp şikâyet ettikten sonra ancak çözülmüştü.

Bu arada bakım sırasında arka havalandırma değişti 180 TL’ye. Çocuk kırdı sanmıştım, serviste tamir olmaz dediler ve değiştirdiler. Eski parçayı elime alınca 2 dakikada ben tamir ettim.

meğersem tırnakları yerinden çıkmış. Şu an elimde sapasağlam yedek olarak duruyor.

Araç Dunlop Fast response lastiklerle geldi. Başlarda tedirgin olmuştum ama kullandıkça alıştım lastiklere. Özellikle sessiz olması çok hoşuma gitti ve hala yeni gibi duruyorlar.

Araca birkaç aksesuar eklemesi yaptım. Krom egzoz ucu ve led plaka lambaları (Yasin’in sayesinde) takıldı. Ayakaltı ve kapı altı aydınlatma için buradaki servisi bir türlü ikna edememiştim ama en son eve geliş sorunu için oradayken, formen arkadaş yapılabileceğini anladı çok şükür. Ancak bir fırsatını bulup da aracı bırakamadım servise bu iş için. Bu arada 5 hafta bekleyip Doğuş’tan orijinal bagaj havuzu da aldım 140 TL’ye.

Araca maalesef herhangi bir boya koruma falan yaptıramadım. Kaput filmini çok düşündüm sonra iz yapıyor diye vazgeçtim ama keşke yaptırsaymışım diyorum, çünkü kaputta taş izleri oluştu maalesef. Artık bu saatten sonra da yaptırmak ne derece faydalı olur bilemiyorum. Cam filmi işine gireyim dedim, polisle papaz olmamak için ondan da vazgeçtim. Yazın memlekete gidince özel sipariş bod perde yaptırarak bu ışık sorununu çözeceğim. Ancak cam tavanın camına mutlaka film gerekiyor, çünkü yazın ışık/sıcaklık aşağıya geçiyor perdenin delikli yapısından dolayı.

Kaskoyu yıllık 10 taksit 480 TL yeniledim (Allianz) ve trafik sigortamı da yeniledim geçen hafta (145 TL). Geçen sene kaskoya 530 ödemiştim, trafik sigortası araç fiyatına dahildi.

Navigasyon olayını çok düşündüm. RNS çok tuzlu geldi, Necvox tarzı cihazlar da orijinal olmaması nedeniyle kafama yatmadı. 189 TL’ye kampanyalı olarak portatif Telefunken 350 aldım ve çok memnunum. Çocuklar arkaya monitör falan istiyorlar ama burada o işleri yaptıracak güvenilir yer bilmediğim için salıyorum şimdilik. Belki de montajsız, asılabilen IPAD tarzı bir şey alıp asarak bu işe de bir çözüm getirmem gerekecek..

250 TL civarında bakım ürünleri aldım, ama daha pek kullanmak nasip olmadı.

Şu ana kadar sadece içeride kullanan ürünleri denedim, ama havalar ısınınca kil + vax işine gireceğim.

Aracın sevdiğim tarafları: bana göre yeterli performans, genişlik, konfor, yol tutuşu ve güvenlik hissi, özellikle çocukların beğenmesi, cam tavan, yaşadığım şehirde tek olması, rengi (artık üretilmiyor), DSG şanzımanın seri performansı.

Beğenmediğim tarafları: Ön göğüsten gelen sesler (büyük ölçüde halloldu ama bazen direksiyonun altından geliyor ara ara), cam tavan perdesinin delikli yapısı, start-stop sistemi (her seferinde kapatıyorum genelde, bene yanlış tasarlanmış

), DSG şanzıman ne olacak korkusu, uzun farların bana göre yetersiz aydınlatması, karter korumanın sunulmaması.

Son 1 yıl içerisinde harcanan paranın dağılımı: 5100 (yakıt), 370 (15 bin bakım), 530 (kasko), 140 (bagaj havuzu),180 (havalandırma tamir), 50 (egzoz ucu) 40 (led plaka lambaları, 35 (kauçuk paspas), 190 (navigasyon), 20 (sd card), 180 (yıkama, ayda 1 kez x 15 TL), 250 (bakım ürünleri), 50 (deri anahtarlık ve Volkswagen armalı sibop kapağı) ve 348 TL (MTV 2. Taksit, ilk taksiti araç fiyatına dahil)
Toplam harcama: 7434 TL /365: 20.5 TL/gün

Gelelim Neşe'nin kepek sorununa.. Şu DSG şanzımanın problem çıkarma ihtimalinden dolayı +2 yıl garanti almalı mıyım? Bu işin hediyesi yaklaşık 1800 TL.

kavrama setinin fiyatı da 3100 TL..Araçta şu an bir sorun yok çok şükür nedeni de çok sık dur-kalk trafiğe girmiyor olmam. Ben garantisi bittikten sonra da aracımı servise götürürüm.. Örneğin önceki aracım olan Focus 10 yıl boyunca hep yetkili servise gitmişti bakım için. O nedenle diyorum garanti bitiminden sonra bu sorun çıksa büyük ihtimalle iyi niyet garantisinden faydalanırım ama bunun da garantisi yok tabi ki.

Bu arada garantiyi uzatmam için 6 ay var önümde karar vermek için. Garanti de bir sürü şeyi kapsamıyor ama şanzıman-motor arızalarını kapsıyor diye biliyorum. Siz olsanız ne yapardınız?

Sonuç olarak, ben sık araç değiştiren biri değilim ve bu aracı da en az 5 yıl kullanmak istiyorum. Umarım bir önceki aracım gibi bu da bana en iyi şekilde hizmet eder. Belki şu an alıyor olsaydım, tdi+dsg bir variant alırdım ama mevcut aracı satıp da değiştirmek bana göre değil.. Bakalım, her şeyi zaman gösterecek..

**akorkmaz11** · 28 02 2012, 20:19