ARKADAŞLAR HERKESE MERHABALAR İŞİM DOLAYISIYLA UZUN SÜREDİR FORUMA GİREMİYORDUM ARACIM PERT OLMADI VE DOĞUŞUN GÖNDERDİĞİ SAÇMALIK DOLU RAPORU SİZLERLE PAYLAŞIYORUM VE BU İŞİN PEŞİNİ BIRAKMAYACAĞIM, AİHM'YE KADAR YOLU VAR.
TEKNİK RAPOR 05.09.2016
WVW.......... şasi ve ...... plaka no’lu Volkswagen Passat araç
hasar onarım talebi için Balıkesir Yetkili Servisimiz Yağcı Otomotiv’e
28.07.2016 tarihinde giriş yapmıştır. “Hava yastıkları neden açılmadı?”
şeklindeki müşteri talebi üzerine, konu araç Yetkili Servis Teknik
Yetkilileri tarafından talebe özgü olarak incelenmiş, elde edilen veriler,
bulgular Volkswagen Konu Uzmanı ile birlikte değerlendirilmiştir.
1-Hava Yastıkları, Emniyet Kemerleri vb. Güvenlik Donanımı:
Araçlarımızdaki hava yastıkları sisteminin tasarımı esnasında, üretici
tarafından dikkate alınan ilk unsur hiç şüphesiz, önce emniyettir. İkinci unsur
ise, aracın kaza maliyetinin mümkün olduğu kadar düşük seviyelerde
kalmasıdır. Aksi haller, gerek araç sahibi ve gerekse sigorta şirketleri
tarafından istenmeyen gereksiz maliyetlerdir. Bu nedenle hava yastıkları
sadece gerekli durumlarda devreye girerler.
Hava yastıkları, emniyet kemerlerini tamamlayıcı olarak geliştirilen ve
pasif araç güvenlik konseptinin tamamının bir parçasıdır. Hava yastığı
sisteminin mümkün olan en iyi koruma etkisine, sadece doğru takılmış
emniyet kemeri ile doğru koltuk konumu birleştiğinde ulaşılır. Bu
nedenle emniyet kemerleri yasal zorunluluktan çok, güvenlik
nedenlerinden dolayı her zaman kullanılmalıdır. (bkz.kullanım kitabı).
Hava Yastığı, bir kaza anında, önden veya yandan bir çarpmada, çarpma
yönünde yolcuların hereketini sönümlemek suretiyle, araç yolcularını
korumaya yönelik çalışır. Tetiklenen bir hava yastığı bir gaz jeneratörü
tarafından doldurulur. Böylece ilgili hava yastığı kapakları açılır ve hava
yastığı milisaniye içinde, etki alanında, yüksek güç altında şişer. Kemerleri
bağlı olan yolcular, şişen hava yastığı içine gömülürken, yolcuları tutmak ve
frenlemek üzere, içinde bulunan gaz dışarı çıkar. Bu şekilde ağır ve ölümcül
yaralanma riski azaltılır. Hava yastıklarının şişmesi esnasında, yapısı gereği
ince bir toz bulutu oluşabilmekte; patlama şeklinde şiddetli bir “ses”
duyulabilmekte, dolayısıyla araç içerisinde bulunan sürücü/yolcular tarafından
bu durum ani bir şok olarak algılanmakta, hatta kısa süreli geçici duyma
bozukluklarına neden olabilmektedir. Özetle, hava yastıkları ancak, alınan
darbe sonucunda, araç ve içindekiler üzerine etkiyen yavaşlatıcı ivmenin
belirlenmiş değeri aşması halinde, alınan darbenin yönüne göre, ters
istikamete savrulma eğilimindeki sürücü ve/veya yolcuya koruyucu desteği
verip, görevini yaptıktan sonra tekrar aynı hızla sönmektedir.
Takla atma veya yuvarlanma, arkadan alınan darbe veya ilk çarpma
noktasında gerekli yavaşlatıcı ivme artışı sağlanamayan sürüklenme ile
birlikte meydana gelen birkaç aşamalı kazalarda, hava yastıklarının
açılması gerekmemektedir.
Aksi haller, sürücü veya yolcuları korumak yerine, sürüş kontrolünün
tamamen kaybedilmesine neden olabilmekte veya gereksiz yaralanmalara
ve/veya hasarlara yol açabilmektedir. Bu tür durumların engellenmesi
gerektiği, üretici tarafından sistem tasarımı esnasında göz önüne alınan en
önemli unsurların başında gelmektedir. Dolayısıyla anlaşılması gereken, hava
yastıklarının gerekli durumda açılmasının önemi kadar, gereksiz durumlarda
açılmaması da aynı önemi taşımakta; böylece araç her ne kadar hava
yastıklarıyla donatılmış olsa dahi, emniyet kemerlerinin mutlaka takılı olması
gerektiğinin de önemi ortaya çıkmaktadır. Hava yastığı tetiklenmesinin önemli
faktörleri; kazanın türü, çarpma açısı, aracın hızı ve aracın çarpıştığı nesnenin
özellikleridir. Görünür araç hasarının boyutu, hava yastığının tetiklenmesi için
bir etken değildir.
Bir hava yastığının planlandığı şekilde faydalı olabilmesi veya görevini
yapabilmesi için sürücü veya yolcunun yerinde sabit kalması ve doğru
pozisyonda olması gerekmektedir. (bkz.kull.kılavuzu) Aksi takdirde
çarpma etkisi ile “serbest cisim” haline geçen sürücü veya yolcu ile
hava yastığının buluşması mümkün olmamaktadır.
Ön hava yastığı sistemi emniyet kemerleri ile birlikte, sürücünün ve ön
yolcunun baş ve göğüs kısmına ağır dereceli önden çarpmalarda ek
koruma sağlamaya yönelik çalışır.
Yan hava yastıkları sayesinde yandan çarpmalarda, ön koltuklarda
bulunan kişilerin çarpma tarafına bakan beden bölümlerinden yaralanma
riski azaltılır. Emniyet kemerlerinin bu aşamadaki diğer bir görevi de en
iyi faydalanma oturma pozisyonunda tutmaktır. Emniyet kemeri takılı
değilse, sürüş esnasında yana yada öne doğru eğik duruluyorsa veya
hatalı bir oturma pozisyonunda bulunuluyorsa, bir kaza durumunda yan
hava yastığı sistemi tetiklendiğinde yüksek bir yaralanma riski oluşur.
Araç üzerinde bulunan tüm hava yastıkları, her çarpmada, aynı anda ve
hepsi birlikte açılmamaktadır. Hangi şartlar oluştuğunda ve hangisinin
devreye gireceği belirlenmiştir. Hava Yastıkları ve ilgili/tamamlayıcı diğer
emniyet donanımları; kazanın oluş şekli, karşılaşılan yavaşlatıcı ivme
artışı vb. şartlar dahilinde birlikte veya ayrı ayrı devreye
girebilmektedirler.
Bu şartlar ve nasıl çalıştığı yukarıda açıklanmakta; aynı zamanda kullanım
kılavuzunda “Güvenlik” bölümünde oldukça detaylı olarak sürücü dikkatine,
bilgisine sunulmaktadır.
2-Konu araca ve kazaya özgü güvenlik donanımları çalışma
değerlendirmesi:
Bahsi geçen araçta, hasar şeklinden anlaşılacağı üzere, aracın öncelikle,
aşamasız ve doğrudan, asıl taşıyıcılara doğru aldığı bir darbe söz
konusu değildir. Bahsi geçen aracın ön tarafındaki gövde pasif emniyet
yapısının çalışması (özel çökme-katlanma bölgeleri vasıtasıyla hasar
oluşturma, kontrollu hasar gelişimi), kaza şeklinin anlaşılabilmesi için
bir göstergedir. Hava yastıklarının açılmasında etken olabilecek,
“yavaşlatıcı ivme artışı”nın, belirlenmiş değeri aştığı bir durum
oluşmamıştır.
Söz konusu kaza, Trafik Kazası Tespit Tutanağı ’ndan (Kaza Raporu)
anlaşılacağı üzere; bir kavşak geçişinde, geçiş ihlali yapan bir başka araç ile
konu aracın köşesel buluşması, çarpışarak savrulması şeklinde meydana
gelmiştir. Konu aracın ağırlıklı olarak ön bölgesinde hasar oluşmuş, ön
tampon hizasından üst tarafa/yukarıya ve yanlara doğru hasar gelişimi
gerçekleşmiştir. Hava yastıklarının açılmasında etken olabilecek, asıl
taşıyıcı parçaların aşamasız bir şekilde, doğrudan bir engele çarparak
“yavaşlatıcı ivme artışı”nın, belirlenmiş değeri aştığı bir durum söz
konusu olmamıştır.
Yine aynı şekilde, yandan alınan bir darbe nedeniyle, yanal bir “yavaşlatıcı
ivme artışı” nın oluşmadığı da görülmektedir.
Konu araç hareket halinde olan ve hareket ettirilebilir bir engel ile karşılaşmış,
sol ön köşe bölgesinden yönlenen bir hasar gelişimi yaşanmıştır. Aracın ön
bölgesinde gövde pasif emniyet yapısı/sistemi çalışarak çarpışma anında
ortaya çıkan enerji, özel çökme/katlanma bölgeleri, hareket halinde olan ve
hareket ettirilebilir bir engel ile karşılaşma vb. vasıtasıyla emilmiştir. Nitekim,
sürücü kafesine hasarın ulaştırılmamış olduğu görülmektedir.
3-Elektronik yönetim sistemi veri kaydı sorgulaması:
Hava yastıkları sistemi, kendi kendini teşhis ve olası bir arızada, sürücüye
görsel uyarı verme şeklinde bir ikaz donanımına sahip olup, kaza öncesi veya
sonrası, özel test cihazı ile sorgulama yeteneğindedir.
Kaza sonrası incelemede, konu aracın 3Q0959655BB parça no’lu kontrol
ünitesine, özel test cihazı ile yapılan sorgulamada, kaza öncesi ortaya
çıkmış ve sistemin çalışmasını engelleyecek ürün kaynaklı herhangi bir
arıza kaydının bulunmadığı; “yavaşlatıcı ivme artışı”nın, belirlenmiş
değeri aştığına” dair kayıtlı bir verinin söz konusu olmadığı görülmüştür.
4-Değerlendirme:
Yukarıda belirtilen nedenlerden ve sistemin kaza sonrası
sorgulamasından anlaşılacağı üzere, söz konusu kaza anında sistemin
çalışmasını engelleyecek ürün kaynaklı herhangi bir arızanın söz konusu
olmadığını; hava yastıklarının devreye girmesini gerektirecek şartların
oluşmadığını ve bu tür bir kazada, asıl koruyucu faktörün Emniyet
Kemerleri olduğunu bilgilerinize sunarız.
Saygılarımızla,
Doğuş Otomotiv Servis ve Ticaret A.Ş.