Konuyu Değerlendir: Güncel Değerlendirme :
Çekim işlemlerin yapıldığı yer olan Evyap'da çok yoğunluk varmış. Sanırım Opel de bir suredir orayı kullanmaya başlamış, bu yüzden C.tesi gelen gemideki araç hala İstanbul'a sevk edilemedi@ tergunt @
Sayın Ergun Bey ; bugün araç alımınızla ilgili hayırlı haberlerinizi bekliyoruz
Normalde max 2 gün süren bu süre şuan 1 haftayı buldu. Umarım haftasonu yollarlarsa, pazartesi vergileri yatırılır, salı plakası çıkar. Aksi taktirde beklemeye devam Beklemenin de keyfi ayrı ama gelsin artık...
Çekim işlemlerin yapıldığı yer olan Evyap'da çok yoğunluk varmış. Sanırım Opel de bir suredir orayı kullanmaya başlamış, bu yüzden C.tesi gelen gemideki araç hala İstanbul'a sevk edilemedi@ tergunt @
Sayın Ergun Bey ; bugün araç alımınızla ilgili hayırlı haberlerinizi bekliyoruz
Normalde max 2 gün süren bu süre şuan 1 haftayı buldu. Umarım haftasonu yollarlarsa, pazartesi vergileri yatırılır, salı plakası çıkar. Aksi taktirde beklemeye devam Beklemenin de keyfi ayrı ama gelsin artık...
Konu Taner Göde tarafından (21 09 2012 Saat 14:55 ) değiştirilmiştir.
Abi aslında bende bunu istiyorum ama çok şey istiyoruz. Bahsettiğin gibi bir vites değişimi olamaz. Sorun 1.4 122 motorlardan aslında çok şey beklememiz. Bu fiyata bu kalitede bir araç alıyoruz ama 1.400cc bir araç malesefki hernekadar aşırı besleme sisteminede sahip olsa bazı noktalarda çok zayıf. Torkunun tamamını verebildiği devirlerde aslında bir sorun yok ama vites yükselttikçe araç birazda ekonomik amaçlı fakir çalışıyor. 160hp motorda bu sıkıntı alttaki kompressör sayesinde bir nebze daha iyi. Çok fazla vites küçültmesine gerek kalmıyor aracın. Bu sıkıntı az da olsa 2.0 klasik turbo dizel motorlardada mevcut, Volkswagen-audi 3.0tdi, mercedes 350cdi bmw 30d gibi araçlarda zaten aracın vites düşürmesi gerekmiyor, gaza azda bassanız en üst viteste bile aracı taşıyor. Ancak aracımızın artılarını düşünüp eksilerinide görmezden gelmek mutlu olmamızı sağlıyor. Zaten benim gözümde artılarıda daha ağır basıyordsg kullanıpta d nin erken s inde geç vites değişiminden şikayetçi olmayan yoktur herhalde. bunun bir çaresi yokmudur. hani d nersede s in 3200 devir yerine 2500 dv lerde vites değiştirmesi gayet iyi olurdu. zaten gaz ne kadar yüklenirsek araç ona göre vites değiştiriyor. vag komdan bunu ayarlayamayızmı. taner abi özellikle sen bir araştır. senin dil bilgin geniş bulamadığın yoktur bu int. dünyasında.
Abi aslında bende bunu istiyorum ama çok şey istiyoruz. Bahsettiğin gibi bir vites değişimi olamaz. Sorun 1.4 122 motorlardan aslında çok şey beklememiz. Bu fiyata bu kalitede bir araç alıyoruz ama 1.400cc bir araç malesefki hernekadar aşırı besleme sisteminede sahip olsa bazı noktalarda çok zayıf. Torkunun tamamını verebildiği devirlerde aslında bir sorun yok ama vites yükselttikçe araç birazda ekonomik amaçlı fakir çalışıyor. 160hp motorda bu sıkıntı alttaki kompressör sayesinde bir nebze daha iyi. Çok fazla vites küçültmesine gerek kalmıyor aracın. Bu sıkıntı az da olsa 2.0 klasik turbo dizel motorlardada mevcut, Volkswagen-audi 3.0tdi, mercedes 350cdi bmw 30d gibi araçlarda zaten aracın vites düşürmesi gerekmiyor, gaza azda bassanız en üst viteste bile aracı taşıyor. Ancak aracımızın artılarını düşünüp eksilerinide görmezden gelmek mutlu olmamızı sağlıyor. Zaten benim gözümde artılarıda daha ağır basıyordsg kullanıpta d nin erken s inde geç vites değişiminden şikayetçi olmayan yoktur herhalde. bunun bir çaresi yokmudur. hani d nersede s in 3200 devir yerine 2500 dv lerde vites değiştirmesi gayet iyi olurdu. zaten gaz ne kadar yüklenirsek araç ona göre vites değiştiriyor. vag komdan bunu ayarlayamayızmı. taner abi özellikle sen bir araştır. senin dil bilgin geniş bulamadığın yoktur bu int. dünyasında.
Konu Lukunku tarafından (21 09 2012 Saat 15:37 ) değiştirilmiştir.
Passat'ın keyfini 1.8 TSI kullanmadan tam anlamı ile anlamak zordur. Benim araç her ne durumda olursa olsun gaza her zaman tepki veriyor. Bence bu segmentteki bir arabada küçük motor kullanmak çokta doğru değil.
Passat'ın keyfini 1.8 TSI kullanmadan tam anlamı ile anlamak zordur. Benim araç her ne durumda olursa olsun gaza her zaman tepki veriyor. Bence bu segmentteki bir arabada küçük motor kullanmak çokta doğru değil.
Valla su en son yazılım güncellemesi yapılmadan önce hersey gayet iyiydi ne zaman ki yazılımı güncellediler araba çok erken vites değiştirir oldu. Hatta biner binmez şikayet edip eski yazılımı yükleyin dedim ama olmaz is isten gecti dediler.Abi aslında bende bunu istiyorum ama çok şey istiyoruz. Bahsettiğin gibi bir vites değişimi olamaz. Sorun 1.4 122 motorlardan aslında çok şey beklememiz. Bu fiyata bu kalitede bir araç alıyoruz ama 1.400cc bir araç malesefki hernekadar aşırı besleme sisteminede sahip olsa bazı noktalarda çok zayıf. Torkunun tamamını verebildiği devirlerde aslında bir sorun yok ama vites yükselttikçe araç birazda ekonomik amaçlı fakir çalışıyor. 160hp motorda bu sıkıntı alttaki kompressör sayesinde bir nebze daha iyi. Çok fazla vites küçültmesine gerek kalmıyor aracın. Bu sıkıntı az da olsa 2.0 klasik turbo dizel motorlardada mevcut, Volkswagen-audi 3.0tdi, mercedes 350cdi bmw 30d gibi araçlarda zaten aracın vites düşürmesi gerekmiyor, gaza azda bassanız en üst viteste bile aracı taşıyor. Ancak aracımızın artılarını düşünüp eksilerinide görmezden gelmek mutlu olmamızı sağlıyor. Zaten benim gözümde artılarıda daha ağır basıyor
Valla su en son yazılım güncellemesi yapılmadan önce hersey gayet iyiydi ne zaman ki yazılımı güncellediler araba çok erken vites değiştirir oldu. Hatta biner binmez şikayet edip eski yazılımı yükleyin dedim ama olmaz is isten gecti dediler.Abi aslında bende bunu istiyorum ama çok şey istiyoruz. Bahsettiğin gibi bir vites değişimi olamaz. Sorun 1.4 122 motorlardan aslında çok şey beklememiz. Bu fiyata bu kalitede bir araç alıyoruz ama 1.400cc bir araç malesefki hernekadar aşırı besleme sisteminede sahip olsa bazı noktalarda çok zayıf. Torkunun tamamını verebildiği devirlerde aslında bir sorun yok ama vites yükselttikçe araç birazda ekonomik amaçlı fakir çalışıyor. 160hp motorda bu sıkıntı alttaki kompressör sayesinde bir nebze daha iyi. Çok fazla vites küçültmesine gerek kalmıyor aracın. Bu sıkıntı az da olsa 2.0 klasik turbo dizel motorlardada mevcut, Volkswagen-audi 3.0tdi, mercedes 350cdi bmw 30d gibi araçlarda zaten aracın vites düşürmesi gerekmiyor, gaza azda bassanız en üst viteste bile aracı taşıyor. Ancak aracımızın artılarını düşünüp eksilerinide görmezden gelmek mutlu olmamızı sağlıyor. Zaten benim gözümde artılarıda daha ağır basıyor
Valla su en son yazılım güncellemesi yapılmadan önce hersey gayet iyiydi ne zaman ki yazılımı güncellediler araba çok erken vites değiştirir oldu. Hatta biner binmez şikayet edip eski yazılımı yükleyin dedim ama olmaz is isten gecti dediler.
cabuk değişiyor....
hız 4km d2
Valla su en son yazılım güncellemesi yapılmadan önce hersey gayet iyiydi ne zaman ki yazılımı güncellediler araba çok erken vites değiştirir oldu. Hatta biner binmez şikayet edip eski yazılımı yükleyin dedim ama olmaz is isten gecti dediler.
cabuk değişiyor....
hız 4km d2
7-DSG'de 1. vitesin HAYALET VİTES olduğuna kesin kanaat getirmek üzereyim. Tek başına hiçbir matematiksel kıymet ifade etmeyen SIFIR (zero) sayısı gibi bu da sanki yokmuş gibi veya BOŞTA VİTES ve 1. VİTES dişlisini konumlarına göre BOŞ-1-2 şeklinde hareket ediyormuş gibi gösteriyor da olabilirler fakat kulakçıklarla 1-2-3-4-5-6-7 olarak seçebilmek mümkün, demek ki orada birşeyler var ama en azından 10-20 km'ye kadar bırak yaşasın 1. vites, Selçuk'un dediği gibi hız daha 10 km olmadan D2 yazıyor ekranda. O zaman hiç koymayaydın 1. vitesi, madem ana yemek hemen gelecek, ara sıcaklara, mezelere hiç gerek yoktu.
7-DSG'de 1. vitesin HAYALET VİTES olduğuna kesin kanaat getirmek üzereyim. Tek başına hiçbir matematiksel kıymet ifade etmeyen SIFIR (zero) sayısı gibi bu da sanki yokmuş gibi veya BOŞTA VİTES ve 1. VİTES dişlisini konumlarına göre BOŞ-1-2 şeklinde hareket ediyormuş gibi gösteriyor da olabilirler fakat kulakçıklarla 1-2-3-4-5-6-7 olarak seçebilmek mümkün, demek ki orada birşeyler var ama en azından 10-20 km'ye kadar bırak yaşasın 1. vites, Selçuk'un dediği gibi hız daha 10 km olmadan D2 yazıyor ekranda. O zaman hiç koymayaydın 1. vitesi, madem ana yemek hemen gelecek, ara sıcaklara, mezelere hiç gerek yoktu.
ÖTV ZAMMI üzerine...:
Hükümet tokat atıyor. Biz attığına inanamıyoruz. "Yok, yok..." diyoruz "Olamaz, bir baba evladına tokat atmaz, atamaz..." diyoruz. Sonra bakıyoruz ki Osmanlı tokadıymış. Vergileri arttırmak bir hükümetin ekonomi ve para politikasındaki başarısızlığını, basiretsizliğini, acizliğini ve yenilmişliğini gösteriyor. Çok para toplanıyor, ama çok para da yediriliyor. Hazineyi hortumla lüpleyenler olduğu sürece bu düzen düzelmez. Basit bir örnek. 2010'da Adana'ya 3 (üç) adet ALTGEÇİT yapılması için Konyalı bir müteahhit (inşaat ustası ve kalfaları) 15.000.000 TL istedi, sonra sadece 2 altgeçit yaptı, pılını pırtını toplayıp kaçtı. Geride yıkılan bir köprü ve eksik bir altgeçit kaldı. 4 Ay önce eksik kalan 1 (bir) altgeçit için inşaat başladı ve inşaatın maliyeti bilin bakalım ne kadar? 15.000.000 TL
BENZİN ZAMMI üzerine...:
Çok yazdım, çok çizdim. Otoyollar bir ekonominin damarları ise benzin, yani genel olarak akaryakıt ve LPG, ekonominin kanı. Vücudunuzda daha az kan dolaşırsa ne olur? Kan kaybından ölürsünüz. İlkokul 3. sınıfta okuyan bir velet bile bunu basitçe anlatabiliyorsa, Şükrü Kızılot artık inme geçirmek üzereyse, hükümetin ayda 25.000 TL alan başsız danışmanları nasıl oluyor da benzine zam yapmanın çözüm olabileceğini düşünüyor? Hakikaten kafataslarını açıp beyinlerini incelemek gerek. Bir insan aptal olabilir, mümkündür, Doğuş'tan öyledir, Allah yardım etsin, bir insan salak da olabilir, gerizekalı da, zihinsel engelli, bedensel engelli de olur ama okumuş, pantolon giymeyi bilen, gömlek ililkemeyi öğrenen, toplantıya evrak çantası ve parlak ayakkabıyla gitmeyi de bilen bir bürokratın zerre kadar akıl, zihin, düşünce ve melike yoksunu olması affedilebilecek bir şey değildir.
BİNALTIYÜZ VERGİSİ üzerine...:
Bu vergi % 56 olacaktı. Geçen yıl VARIANT aldım, aldığım gün ÖTV'ler arttı (37-37, 60-80, 84-130), bu yıl da CC aldım, 1 ay sonra ÖTV'ler arttı. Demek bende birşeyler var. Hükümet aba altından sopayı gösterdi, hemen gazeteler yazıp çizdi, 5 milyar dolarlık stok var, hapı yutarız diye. O zaman 3 puan arttıralım ki hani iğneyi sokalım ama fazla sokmayalım, kan alalım ama acıtmayalım, ineği sağalım ama farkına varmasın, gibi aylık 25.000 TL maaşını hakkeden bir genç parlak aydın bürokrat adayı çıktı ortaya, belki 1 yıl sonra Malı Ye Bakanı bile olabilir... Neden olmasın?
Konu Taner Göde tarafından (23 09 2012 Saat 19:41 ) değiştirilmiştir.
ÖTV ZAMMI üzerine...:
Hükümet tokat atıyor. Biz attığına inanamıyoruz. "Yok, yok..." diyoruz "Olamaz, bir baba evladına tokat atmaz, atamaz..." diyoruz. Sonra bakıyoruz ki Osmanlı tokadıymış. Vergileri arttırmak bir hükümetin ekonomi ve para politikasındaki başarısızlığını, basiretsizliğini, acizliğini ve yenilmişliğini gösteriyor. Çok para toplanıyor, ama çok para da yediriliyor. Hazineyi hortumla lüpleyenler olduğu sürece bu düzen düzelmez. Basit bir örnek. 2010'da Adana'ya 3 (üç) adet ALTGEÇİT yapılması için Konyalı bir müteahhit (inşaat ustası ve kalfaları) 15.000.000 TL istedi, sonra sadece 2 altgeçit yaptı, pılını pırtını toplayıp kaçtı. Geride yıkılan bir köprü ve eksik bir altgeçit kaldı. 4 Ay önce eksik kalan 1 (bir) altgeçit için inşaat başladı ve inşaatın maliyeti bilin bakalım ne kadar? 15.000.000 TL
BENZİN ZAMMI üzerine...:
Çok yazdım, çok çizdim. Otoyollar bir ekonominin damarları ise benzin, yani genel olarak akaryakıt ve LPG, ekonominin kanı. Vücudunuzda daha az kan dolaşırsa ne olur? Kan kaybından ölürsünüz. İlkokul 3. sınıfta okuyan bir velet bile bunu basitçe anlatabiliyorsa, Şükrü Kızılot artık inme geçirmek üzereyse, hükümetin ayda 25.000 TL alan başsız danışmanları nasıl oluyor da benzine zam yapmanın çözüm olabileceğini düşünüyor? Hakikaten kafataslarını açıp beyinlerini incelemek gerek. Bir insan aptal olabilir, mümkündür, Doğuş'tan öyledir, Allah yardım etsin, bir insan salak da olabilir, gerizekalı da, zihinsel engelli, bedensel engelli de olur ama okumuş, pantolon giymeyi bilen, gömlek ililkemeyi öğrenen, toplantıya evrak çantası ve parlak ayakkabıyla gitmeyi de bilen bir bürokratın zerre kadar akıl, zihin, düşünce ve melike yoksunu olması affedilebilecek bir şey değildir.
BİNALTIYÜZ VERGİSİ üzerine...:
Bu vergi % 56 olacaktı. Geçen yıl VARIANT aldım, aldığım gün ÖTV'ler arttı (37-37, 60-80, 84-130), bu yıl da CC aldım, 1 ay sonra ÖTV'ler arttı. Demek bende birşeyler var. Hükümet aba altından sopayı gösterdi, hemen gazeteler yazıp çizdi, 5 milyar dolarlık stok var, hapı yutarız diye. O zaman 3 puan arttıralım ki hani iğneyi sokalım ama fazla sokmayalım, kan alalım ama acıtmayalım, ineği sağalım ama farkına varmasın, gibi aylık 25.000 TL maaşını hakkeden bir genç parlak aydın bürokrat adayı çıktı ortaya, belki 1 yıl sonra Malı Ye Bakanı bile olabilir... Neden olmasın?
Abi yokusta kalkarken 1. vitesi kullanıyor. Eğer düz yolda yada 2. vites ile gücü aktarabileceğiniz birşekilde ilerliyorsanız 2 ye atar. Zaten düz yolda araç yüklü değilse 1. vitese gerek yok. Freni bırakınca araç ilk hareketi veriyor ve zaten tam gaz kalkmıyorsanız 2. vites gayet uygun bir hızlanma sağlıyor7-DSG'de 1. vitesin HAYALET VİTES olduğuna kesin kanaat getirmek üzereyim. Tek başına hiçbir matematiksel kıymet ifade etmeyen SIFIR (zero) sayısı gibi bu da sanki yokmuş gibi veya BOŞTA VİTES ve 1. VİTES dişlisini konumlarına göre BOŞ-1-2 şeklinde hareket ediyormuş gibi gösteriyor da olabilirler fakat kulakçıklarla 1-2-3-4-5-6-7 olarak seçebilmek mümkün, demek ki orada birşeyler var ama en azından 10-20 km'ye kadar bırak yaşasın 1. vites, Selçuk'un dediği gibi hız daha 10 km olmadan D2 yazıyor ekranda. O zaman hiç koymayaydın 1. vitesi, madem ana yemek hemen gelecek, ara sıcaklara, mezelere hiç gerek yoktu.
Abi yokusta kalkarken 1. vitesi kullanıyor. Eğer düz yolda yada 2. vites ile gücü aktarabileceğiniz birşekilde ilerliyorsanız 2 ye atar. Zaten düz yolda araç yüklü değilse 1. vitese gerek yok. Freni bırakınca araç ilk hareketi veriyor ve zaten tam gaz kalkmıyorsanız 2. vites gayet uygun bir hızlanma sağlıyor7-DSG'de 1. vitesin HAYALET VİTES olduğuna kesin kanaat getirmek üzereyim. Tek başına hiçbir matematiksel kıymet ifade etmeyen SIFIR (zero) sayısı gibi bu da sanki yokmuş gibi veya BOŞTA VİTES ve 1. VİTES dişlisini konumlarına göre BOŞ-1-2 şeklinde hareket ediyormuş gibi gösteriyor da olabilirler fakat kulakçıklarla 1-2-3-4-5-6-7 olarak seçebilmek mümkün, demek ki orada birşeyler var ama en azından 10-20 km'ye kadar bırak yaşasın 1. vites, Selçuk'un dediği gibi hız daha 10 km olmadan D2 yazıyor ekranda. O zaman hiç koymayaydın 1. vitesi, madem ana yemek hemen gelecek, ara sıcaklara, mezelere hiç gerek yoktu.
Taner BEy bu vergiler konusunda yazdıklarınızda sonuna kadar haklısınız. Allah bunlara akıl vermemiş olabilir ama kulak ve göz de mi vermemiş? Şükrü kızılot 2-3 gün önce yazdı ve 2011 ilk 8 ayı ile 2012'nin aynı dönemini karşılaştırdı. Vergi oranlarında o kadar artış yapıldığı halde 2011 ilk 8 ayından daha az vergi toplanmış. Ve 2012 de 2011'e göre araç satışları epey düşümüş. Şükrü Kızılot bu rakamları bir yerlerinden uydurmadı galiba o da maliyenin verilerinden faydalanarak bu yazısını yazıyor. Dediğiniz o bürokratlar acaba başka başka veriler üzerinden mi hareket ediyor yoksa bunların geçmişe bakıp ta görmelerine engel olan bir şeyler mi var? Allah akıl fikir versin. İnsanların manevi duygularına güvenerek daha ne kadar at koşturacaklar merak ediyorum. Ve sonra alacakları beddualar ve ahlar ile ne yapacaklar çok merak ediyorum. Bir de yerli otomobile sonuna kadar desteğiz diye demeç veriyorlar. Ya bu nasıl destek Allah aşkına?
Neyse daha çok yazacak şey var ama burası bunun yeri değil, başınızı ağrıtmayayım. Benim öğrenmek istediğim bir şey var. Bunu Taner Bey bilir diye düşündüm. Volkswagen üretim sonrası araçları kaç km teste tabi tutuyor. Bayilere göndermeye başlamadan önce kaç km test yapıyorlar? Geçenlerde bir arkadaş 100 km gibi bir ifade kullandı ama bu kadar olduğunu zannetmiyorum. Bunu siz bilirsiniz. Saygılarımla...
Taner BEy bu vergiler konusunda yazdıklarınızda sonuna kadar haklısınız. Allah bunlara akıl vermemiş olabilir ama kulak ve göz de mi vermemiş? Şükrü kızılot 2-3 gün önce yazdı ve 2011 ilk 8 ayı ile 2012'nin aynı dönemini karşılaştırdı. Vergi oranlarında o kadar artış yapıldığı halde 2011 ilk 8 ayından daha az vergi toplanmış. Ve 2012 de 2011'e göre araç satışları epey düşümüş. Şükrü Kızılot bu rakamları bir yerlerinden uydurmadı galiba o da maliyenin verilerinden faydalanarak bu yazısını yazıyor. Dediğiniz o bürokratlar acaba başka başka veriler üzerinden mi hareket ediyor yoksa bunların geçmişe bakıp ta görmelerine engel olan bir şeyler mi var? Allah akıl fikir versin. İnsanların manevi duygularına güvenerek daha ne kadar at koşturacaklar merak ediyorum. Ve sonra alacakları beddualar ve ahlar ile ne yapacaklar çok merak ediyorum. Bir de yerli otomobile sonuna kadar desteğiz diye demeç veriyorlar. Ya bu nasıl destek Allah aşkına?
Neyse daha çok yazacak şey var ama burası bunun yeri değil, başınızı ağrıtmayayım. Benim öğrenmek istediğim bir şey var. Bunu Taner Bey bilir diye düşündüm. Volkswagen üretim sonrası araçları kaç km teste tabi tutuyor. Bayilere göndermeye başlamadan önce kaç km test yapıyorlar? Geçenlerde bir arkadaş 100 km gibi bir ifade kullandı ama bu kadar olduğunu zannetmiyorum. Bunu siz bilirsiniz. Saygılarımla...
Sevgili Muhsin kardeşim,
Hemfikir olduğumuz için çok mutluyum, karşımdaki TOTAL petrol istasyonu 4.46 TL'den satıyor 95 oktan şerfesiz benzini. Bugün de LPG'yi mecburen 2.60 TL'den almak zorunda kaldım. Hanım bitirene kadar binmiş, zam geldiği gün söyledi. 1 Ay önce 1.85 TL'den alabiliyorken şimdi arada 75 kuruş fark var LPG fiyatında, neyse ki benzini 4.27 TL'den alıyordum, 4.46 TL olmuş, acıtıyor ama dayanmak gerek. İlginçtir ki bomba nerede patlıyorsa ben çok yakınında oluyorum, hem otomobil ÖTV'si, hem akaryakıt ÖTV'si nedeni ile, hem de LPG ve benzin nedeni ile. Bereket CC'ye az biniyorum da acıtan fazla acıtmıyor. LPG'nin en ucuz fiyatına da yarın bakacağım, 2.35 TL civarında olacağını sanıyorum.
Volkswagen ürettiği araçları hemen taşımaya veriyor. Üretimden önce imal ettiği (pre-production) 100-150 kadar aracı testlerde kullanıyor. Bazıları 1.000.000 km'yi bile aşıyor, birçoğu kuzey kutup çizgisine yakın bir yerde, bazıları Arizona çölünde, çoğu Almanya'da Volkswagen'nin kendi pistinde her türlü kötü ve iyi arazı ve yol şartlarında deneniyor. Sınavı geçen parçalar ve ayarlar üretime alınıyor, üretilen araçlar hiç hareket etmeden sıfır kilometre olarak size teslim ediliyor. Sıfır araçların yaptığı tek kilometre fabrikadan sonra toplanma yerine, gemiye, gemiden depoya, depodan TIR'a ve TIR'dan showroom'a yapılan 5-10 km'dir, gerisi yok. Araçlar sıfır geliyor, denemeye (tecrübeye) çıkmıyor. Sadece fabrikada banttan tam inmeden tüm sistemlere aracın RUHU (işletim sistemi) yükleniyor, direksiyonun altındaki mor ECU bağlantı fişi üzerinden. Sonra araç "üretilmiş" oluyor.
Adana'dan selam ve sevgiler,
Taner Göde
Neyse daha çok yazacak şey var ama burası bunun yeri değil, başınızı ağrıtmayayım. Benim öğrenmek istediğim bir şey var. Bunu Taner Bey bilir diye düşündüm. Volkswagen üretim sonrası araçları kaç km teste tabi tutuyor. Bayilere göndermeye başlamadan önce kaç km test yapıyorlar? Geçenlerde bir arkadaş 100 km gibi bir ifade kullandı ama bu kadar olduğunu zannetmiyorum. Bunu siz bilirsiniz. Saygılarımla...
Sevgili Muhsin kardeşim,
Hemfikir olduğumuz için çok mutluyum, karşımdaki TOTAL petrol istasyonu 4.46 TL'den satıyor 95 oktan şerfesiz benzini. Bugün de LPG'yi mecburen 2.60 TL'den almak zorunda kaldım. Hanım bitirene kadar binmiş, zam geldiği gün söyledi. 1 Ay önce 1.85 TL'den alabiliyorken şimdi arada 75 kuruş fark var LPG fiyatında, neyse ki benzini 4.27 TL'den alıyordum, 4.46 TL olmuş, acıtıyor ama dayanmak gerek. İlginçtir ki bomba nerede patlıyorsa ben çok yakınında oluyorum, hem otomobil ÖTV'si, hem akaryakıt ÖTV'si nedeni ile, hem de LPG ve benzin nedeni ile. Bereket CC'ye az biniyorum da acıtan fazla acıtmıyor. LPG'nin en ucuz fiyatına da yarın bakacağım, 2.35 TL civarında olacağını sanıyorum.
Volkswagen ürettiği araçları hemen taşımaya veriyor. Üretimden önce imal ettiği (pre-production) 100-150 kadar aracı testlerde kullanıyor. Bazıları 1.000.000 km'yi bile aşıyor, birçoğu kuzey kutup çizgisine yakın bir yerde, bazıları Arizona çölünde, çoğu Almanya'da Volkswagen'nin kendi pistinde her türlü kötü ve iyi arazı ve yol şartlarında deneniyor. Sınavı geçen parçalar ve ayarlar üretime alınıyor, üretilen araçlar hiç hareket etmeden sıfır kilometre olarak size teslim ediliyor. Sıfır araçların yaptığı tek kilometre fabrikadan sonra toplanma yerine, gemiye, gemiden depoya, depodan TIR'a ve TIR'dan showroom'a yapılan 5-10 km'dir, gerisi yok. Araçlar sıfır geliyor, denemeye (tecrübeye) çıkmıyor. Sadece fabrikada banttan tam inmeden tüm sistemlere aracın RUHU (işletim sistemi) yükleniyor, direksiyonun altındaki mor ECU bağlantı fişi üzerinden. Sonra araç "üretilmiş" oluyor.
Adana'dan selam ve sevgiler,
Taner Göde
Neyse daha çok yazacak şey var ama burası bunun yeri değil, başınızı ağrıtmayayım. Benim öğrenmek istediğim bir şey var. Bunu Taner Bey bilir diye düşündüm. Volkswagen üretim sonrası araçları kaç km teste tabi tutuyor. Bayilere göndermeye başlamadan önce kaç km test yapıyorlar? Geçenlerde bir arkadaş 100 km gibi bir ifade kullandı ama bu kadar olduğunu zannetmiyorum. Bunu siz bilirsiniz. Saygılarımla...
Taner abi ötv nin 1600cc ye kadar olanlar için %15 artışla 52 ye çıkacağı söyleniyor bizim camiada ama senin kulağına gelen birşey var mı?
Taner abi ötv nin 1600cc ye kadar olanlar için %15 artışla 52 ye çıkacağı söyleniyor bizim camiada ama senin kulağına gelen birşey var mı?
Taner bey bu ayna modülü aynaları otomatik açıp kapamaya mı yarıyor?Eğer öyleyse kesin yaptırmak isterim,önceki aracımda vardı ve ben farkında olmasamda çok işe yarıyormuş meğersem.CC ye bu opsiyonu ekletmemekle çok pişman oldum,özellikle sokak aralarından karşılıklı iki araç geçerken çok lazım olan birşeymiş.Merhaba Ergün arkadaşım,
Bu kapı içine yerleştirilen bir modül. Forumda daha önce gösterildi, kibrit kutusu kadar bir parça. AUDI A6'da olduğuna göre Volkswagen'de de vardır ama uygulanmıyor ve/veya takılmıyor. Şu anda aracıma yaptırmak istediğim elektronik tabanlı 3 işlem var:
1. Bagaj LED şerit aydınlatması (kendim yapacağım).
2. Arka kapı altları ve arka koltuk altları aydınlatması.
3. Ayna kapanma ve açılma modülü.
Uygulama yaptıkça her beraber burada paylaşırsak birbirimizden öğrenebileceğimiz çok şey olur diye düşünüyorum.
Saygılarımla,
Taner Göde
Taner bey bu ayna modülü aynaları otomatik açıp kapamaya mı yarıyor?Eğer öyleyse kesin yaptırmak isterim,önceki aracımda vardı ve ben farkında olmasamda çok işe yarıyormuş meğersem.CC ye bu opsiyonu ekletmemekle çok pişman oldum,özellikle sokak aralarından karşılıklı iki araç geçerken çok lazım olan birşeymiş.Merhaba Ergün arkadaşım,
Bu kapı içine yerleştirilen bir modül. Forumda daha önce gösterildi, kibrit kutusu kadar bir parça. AUDI A6'da olduğuna göre Volkswagen'de de vardır ama uygulanmıyor ve/veya takılmıyor. Şu anda aracıma yaptırmak istediğim elektronik tabanlı 3 işlem var:
1. Bagaj LED şerit aydınlatması (kendim yapacağım).
2. Arka kapı altları ve arka koltuk altları aydınlatması.
3. Ayna kapanma ve açılma modülü.
Uygulama yaptıkça her beraber burada paylaşırsak birbirimizden öğrenebileceğimiz çok şey olur diye düşünüyorum.
Saygılarımla,
Taner Göde
Geçen yılki ÖTV İHTİLALİNDE başbakanı zor ikna etmişler, 1600 cc altını değiştirmemiş. 2000 cc'ye kadar ve 2000 cc üstü ise halkın % 12'sini ilgikendirmiyor, satılan araçların % 88'i 1600 cc ve altı çünkü. Bu dilimde yapılacak her % 1 puan artış otomotiv endüstrisinin büyüme olarak 1 yıl geriye gitmesi demek. 3 Puan arttırdılar, otomotiv endüstrisini büyüme olarak 3 yıl geriye götürdüler. % 56'ya (veya % 52'ye) çıkarmak demek intihar demek. Ama görülüyor ki bunu da göze almışlar. Allah sonumuzu hayır etsin, ben de mecburen yarın çeviri fiyatlarına zam yapacağım. 20 TL ise 25 TL olacak, 50 TL ise 60 TL olacak. 1 Sayfa işi müşteriye teslim etmenin dolmuş maliyeti 1,5 TL'ydi, şimdi 3 TL oldu, yarın 4 TL olacak, battık ama en azından nefes alacak kadar su yüzüne çıkalım.
Herkes otomobile, otomobil odaklı yaşama alıştı. Bazen LPG alırken ASX'e bir önceki aracın kaç litre (veya kaç liralık) LPG aldığını görüyorum. 5 TL (beş Türk Lirası) kadar LPG alan var. Demek ki o kadar müşkül durumda, perişan bir halde ki hem arabasız olmuyor, hem de depoyu dolduracak kadar para da olmuyor. Allah yardım etsin. Halkın kazandığı paranın düşmanını uzakta aramaya gerek ne yazık ki. 73 milyonu taşıyan otobüsün kaptanı uçuruma gelince direksiyonu düzeltmiyorsa bize söylenecek fazla bir şey kalmamış demektir. Kurulamadığı için yıllarca HÜKÜMETSİZ kalN BELÇİKA KRALLIĞI bile 2008'de AŞIRI YÜKSELEN HAM PETROL FİYATLARININ belli bir seviyeyi aşması durumunda vergileri otomatik olarak azaltan bir sistem kurmuştu, ama bizde ineği saş sağabildiğin kadar, süt bitince kan gelir, peki kan bitince?
Hükümet bütçe açığı diyor. Affedersiniz ama o bütçe açığına sebep olanlar Plüton'da mı yaşıyor? Onlar da burada, onlar da içeride. Bütçe açığını yapanlar hazineyi hortumlayanlar. O kadar çok para peşkeş çekiliyor ki. Lütfen ilkokul çocuklarına BELEŞ dağıtılan kitapları basan matbaanın adına bakınız. İşe alınan binlerce memurun nerelere tayin edildiğine bakınız. Hükümet parayı şuursuzca harcıyor, sonra bütçe açığı diyor ve basıyor zammı.
Yazık ama gerçek.
Geçen yılki ÖTV İHTİLALİNDE başbakanı zor ikna etmişler, 1600 cc altını değiştirmemiş. 2000 cc'ye kadar ve 2000 cc üstü ise halkın % 12'sini ilgikendirmiyor, satılan araçların % 88'i 1600 cc ve altı çünkü. Bu dilimde yapılacak her % 1 puan artış otomotiv endüstrisinin büyüme olarak 1 yıl geriye gitmesi demek. 3 Puan arttırdılar, otomotiv endüstrisini büyüme olarak 3 yıl geriye götürdüler. % 56'ya (veya % 52'ye) çıkarmak demek intihar demek. Ama görülüyor ki bunu da göze almışlar. Allah sonumuzu hayır etsin, ben de mecburen yarın çeviri fiyatlarına zam yapacağım. 20 TL ise 25 TL olacak, 50 TL ise 60 TL olacak. 1 Sayfa işi müşteriye teslim etmenin dolmuş maliyeti 1,5 TL'ydi, şimdi 3 TL oldu, yarın 4 TL olacak, battık ama en azından nefes alacak kadar su yüzüne çıkalım.
Herkes otomobile, otomobil odaklı yaşama alıştı. Bazen LPG alırken ASX'e bir önceki aracın kaç litre (veya kaç liralık) LPG aldığını görüyorum. 5 TL (beş Türk Lirası) kadar LPG alan var. Demek ki o kadar müşkül durumda, perişan bir halde ki hem arabasız olmuyor, hem de depoyu dolduracak kadar para da olmuyor. Allah yardım etsin. Halkın kazandığı paranın düşmanını uzakta aramaya gerek ne yazık ki. 73 milyonu taşıyan otobüsün kaptanı uçuruma gelince direksiyonu düzeltmiyorsa bize söylenecek fazla bir şey kalmamış demektir. Kurulamadığı için yıllarca HÜKÜMETSİZ kalN BELÇİKA KRALLIĞI bile 2008'de AŞIRI YÜKSELEN HAM PETROL FİYATLARININ belli bir seviyeyi aşması durumunda vergileri otomatik olarak azaltan bir sistem kurmuştu, ama bizde ineği saş sağabildiğin kadar, süt bitince kan gelir, peki kan bitince?
Hükümet bütçe açığı diyor. Affedersiniz ama o bütçe açığına sebep olanlar Plüton'da mı yaşıyor? Onlar da burada, onlar da içeride. Bütçe açığını yapanlar hazineyi hortumlayanlar. O kadar çok para peşkeş çekiliyor ki. Lütfen ilkokul çocuklarına BELEŞ dağıtılan kitapları basan matbaanın adına bakınız. İşe alınan binlerce memurun nerelere tayin edildiğine bakınız. Hükümet parayı şuursuzca harcıyor, sonra bütçe açığı diyor ve basıyor zammı.
Yazık ama gerçek.
Elektrikli kapanan yan aynalar benim 2000 model SEAT Toledo aracımda vardı, onu 2003'te sattıktan sonra 10 yıl boyunca bunun ÖZLEM ve ARZU'sunu çektim. Nihayet CC'de netice buldu ve bu sistem geçen hafta kendini gösterdi, sıkışık park yerinden çıkmam gerekiyordu, aynalar öpüşmeye başlayınca hemen araya girdim, düğmeyle kapattım, tehlike geçtikten sonra düğmeyle açtım ve sonra da "iyi ki almışım" dedim.
B6-B7-CC hiçbir PASSAT bence elektrikli kapanan yan aynasız olmamalıydı ama CC'de dahi opsiyonel, iyi ki de almışım.
Taner bey bu ayna modülü aynaları otomatik açıp kapamaya mı yarıyor?Eğer öyleyse kesin yaptırmak isterim,önceki aracımda vardı ve ben farkında olmasamda çok işe yarıyormuş meğersem.CC ye bu opsiyonu ekletmemekle çok pişman oldum,özellikle sokak aralarından karşılıklı iki araç geçerken çok lazım olan birşeymiş.
Elektrikli kapanan yan aynalar benim 2000 model SEAT Toledo aracımda vardı, onu 2003'te sattıktan sonra 10 yıl boyunca bunun ÖZLEM ve ARZU'sunu çektim. Nihayet CC'de netice buldu ve bu sistem geçen hafta kendini gösterdi, sıkışık park yerinden çıkmam gerekiyordu, aynalar öpüşmeye başlayınca hemen araya girdim, düğmeyle kapattım, tehlike geçtikten sonra düğmeyle açtım ve sonra da "iyi ki almışım" dedim.
B6-B7-CC hiçbir PASSAT bence elektrikli kapanan yan aynasız olmamalıydı ama CC'de dahi opsiyonel, iyi ki de almışım.
Taner bey bu ayna modülü aynaları otomatik açıp kapamaya mı yarıyor?Eğer öyleyse kesin yaptırmak isterim,önceki aracımda vardı ve ben farkında olmasamda çok işe yarıyormuş meğersem.CC ye bu opsiyonu ekletmemekle çok pişman oldum,özellikle sokak aralarından karşılıklı iki araç geçerken çok lazım olan birşeymiş.
Taner abi,
Ara hızlanma konusunda CC nin verdiği hissiyatı nasıl tanımlayabilirsin ??
Test etmeden sipariş vermiş birisi olarak şimdi sadece kafamda hayal ediyorum acaba nasıl hızlanıyor, nasıl bir viraj kabiliyeti var diye
Taner abi,
Ara hızlanma konusunda CC nin verdiği hissiyatı nasıl tanımlayabilirsin ??
Test etmeden sipariş vermiş birisi olarak şimdi sadece kafamda hayal ediyorum acaba nasıl hızlanıyor, nasıl bir viraj kabiliyeti var diye
Değerli arkadaşım Cem,
Kısaca şöyle özetleyeyim. Sabahları evden işe giderken hep "D" modunda gidiyorum, 8 km iniş aşağı çünkü. Akşamları ise yolun 2/3'ünü "D" ve 1/3'ünü "S" modunda alıyorum çünkü son etap Metro Yolu dediğimiz Mavi Bulvar ve Turgut Özal Bulvarı arasındaki yokuş, orada da güce ihtiyacım var, çünkü hemen hızlanmam gerek, arkada kalıp kuyruk olmak istemiyorum. Önceden manüel vites kullanırken burayı 3. viteste çıkardım, hem TSI'de, hem TDI'de ama TSI'de bir süre sonra 4 ve 5'e atardım, TDI'de en fazla 4'e atabiliyordum. CC'de ise "S" moduna buradayı roket gibi alıyorum, bana yetişebilen olmuyor, 120 km/h'ya çıktığımı bilirim, tabi farkında olmadan.
CC'de "D" modunda giderken sorun yok, gaz pedalına ne kadar derin basarsan hesaplayıp ona göre vitesi seçiyor ama bazen istemediğin vitesi seçtiği de oluyor, o zaman hemen ayağımı gaz pedalından çekiyorum ve 2 saniye sonra tekrar ama duruma göre daha az veya daha fazla basarak uygun vitese geçmesini sağlıyorum. DSG'nin FUZZY LOGIC ile çalıştığını MOTOR-TALK'da 2008'de okuduktan sonra DSG ile sürücü arasındaki iletişim tamamen gaz pedalına basma ve tutma şeklinden kaynaklandığını bildiğim için istediklerimi şimdiye kadar sorunsuz gerçekleştiriyor.
"S" modu ayrı birşey tabi. Çok basit anlatmak gerekirse "D" modunda torku, "S" modunda gücü hissettiriyor. Bu benim ilk 160 HP ve otomatik aracım, 1999'da 325 BMW kullandım, ondaki torku yıllar sonra Mert'in 2.0 TDI 170 HP 6-DSG'sinde kickdown yapana kadar hissetmedim, omurilik çatlatan 350 NM muhteşem birşey, fakat bu araç farklı, "S" modunda devri iyice yükseltiyor ve seni hangi durumda olursan ol, kurtarıyor. Örnek olarak kırmızı ışıkta bekliyorsun ve yeşil yandı, DSG de "D" konumunda, ama önündeki araç sola döneceği için yolu kapattı, direksiyonu kırıp sağından geçebilirsin. Önceden "motorun gücü bunu başarabilir mi?" diye düşünürken şimdi artık "S" modunda cevaplaman gereken tek soru "direksiyonu ne kadar hızlı çevirebilirim?" çünkü "S" modunda devir 3000'lerde geziyor. DSG'nin 1.4 TSI 160 HP'yi ne kadar düşük devirde çalıştırdığını gördükten sonra "S" modunun elzem, hatta şart olduğunu da anlıyorsun.
Kickdown henüz yapmadım veya yaptım da fark etmedim ama eminim kickdown özelliğinde de aynı tepkiyle karşılaşacağım. Araç "D" modunda kendinden bekleneni yapmaya çalışıyor; motoru fazla bağırtmadan (yüksek tepelere çıkartıp çok yaktırmaya çalışmadan) pürüzsüz bir sürüş konforu sunmaya gayret gösteriyor, "S" modunda da "madem benzin fiyatını göze aldın, benden günah gitti" diyor ve ona göre yüksek devirde gezerek motorun gücünü hissettiyor. "D" modunda gaz pedalına daha fazla basarak/basmaya devam ederek aracın hızlanmasını sağlamak mümkün ama "S" moduna almadan seni ileri fırlatmasını beklememek gerek, neticede hacim 1.4 ve motorun o hacimden söz verdiği gücü ve torku üretmesi için izin vermek gerek, zaten günümüz ÖTV oranlarında da bu izne ben ve çoğumuz eminim çoktan razıyız.
CC'yi "cruising" için kullanıyorum. Trafikle beraber akıyorum, gerektiğinde de beni ışınlamasını istiyorum ve bunu isteyebileceğimi bilmek bana güven veriyor. Gerisi teferruat.
Adana'dan selam ve sevgiler,
Taner Göde
Değerli arkadaşım Cem,
Kısaca şöyle özetleyeyim. Sabahları evden işe giderken hep "D" modunda gidiyorum, 8 km iniş aşağı çünkü. Akşamları ise yolun 2/3'ünü "D" ve 1/3'ünü "S" modunda alıyorum çünkü son etap Metro Yolu dediğimiz Mavi Bulvar ve Turgut Özal Bulvarı arasındaki yokuş, orada da güce ihtiyacım var, çünkü hemen hızlanmam gerek, arkada kalıp kuyruk olmak istemiyorum. Önceden manüel vites kullanırken burayı 3. viteste çıkardım, hem TSI'de, hem TDI'de ama TSI'de bir süre sonra 4 ve 5'e atardım, TDI'de en fazla 4'e atabiliyordum. CC'de ise "S" moduna buradayı roket gibi alıyorum, bana yetişebilen olmuyor, 120 km/h'ya çıktığımı bilirim, tabi farkında olmadan.
CC'de "D" modunda giderken sorun yok, gaz pedalına ne kadar derin basarsan hesaplayıp ona göre vitesi seçiyor ama bazen istemediğin vitesi seçtiği de oluyor, o zaman hemen ayağımı gaz pedalından çekiyorum ve 2 saniye sonra tekrar ama duruma göre daha az veya daha fazla basarak uygun vitese geçmesini sağlıyorum. DSG'nin FUZZY LOGIC ile çalıştığını MOTOR-TALK'da 2008'de okuduktan sonra DSG ile sürücü arasındaki iletişim tamamen gaz pedalına basma ve tutma şeklinden kaynaklandığını bildiğim için istediklerimi şimdiye kadar sorunsuz gerçekleştiriyor.
"S" modu ayrı birşey tabi. Çok basit anlatmak gerekirse "D" modunda torku, "S" modunda gücü hissettiriyor. Bu benim ilk 160 HP ve otomatik aracım, 1999'da 325 BMW kullandım, ondaki torku yıllar sonra Mert'in 2.0 TDI 170 HP 6-DSG'sinde kickdown yapana kadar hissetmedim, omurilik çatlatan 350 NM muhteşem birşey, fakat bu araç farklı, "S" modunda devri iyice yükseltiyor ve seni hangi durumda olursan ol, kurtarıyor. Örnek olarak kırmızı ışıkta bekliyorsun ve yeşil yandı, DSG de "D" konumunda, ama önündeki araç sola döneceği için yolu kapattı, direksiyonu kırıp sağından geçebilirsin. Önceden "motorun gücü bunu başarabilir mi?" diye düşünürken şimdi artık "S" modunda cevaplaman gereken tek soru "direksiyonu ne kadar hızlı çevirebilirim?" çünkü "S" modunda devir 3000'lerde geziyor. DSG'nin 1.4 TSI 160 HP'yi ne kadar düşük devirde çalıştırdığını gördükten sonra "S" modunun elzem, hatta şart olduğunu da anlıyorsun.
Kickdown henüz yapmadım veya yaptım da fark etmedim ama eminim kickdown özelliğinde de aynı tepkiyle karşılaşacağım. Araç "D" modunda kendinden bekleneni yapmaya çalışıyor; motoru fazla bağırtmadan (yüksek tepelere çıkartıp çok yaktırmaya çalışmadan) pürüzsüz bir sürüş konforu sunmaya gayret gösteriyor, "S" modunda da "madem benzin fiyatını göze aldın, benden günah gitti" diyor ve ona göre yüksek devirde gezerek motorun gücünü hissettiyor. "D" modunda gaz pedalına daha fazla basarak/basmaya devam ederek aracın hızlanmasını sağlamak mümkün ama "S" moduna almadan seni ileri fırlatmasını beklememek gerek, neticede hacim 1.4 ve motorun o hacimden söz verdiği gücü ve torku üretmesi için izin vermek gerek, zaten günümüz ÖTV oranlarında da bu izne ben ve çoğumuz eminim çoktan razıyız.
CC'yi "cruising" için kullanıyorum. Trafikle beraber akıyorum, gerektiğinde de beni ışınlamasını istiyorum ve bunu isteyebileceğimi bilmek bana güven veriyor. Gerisi teferruat.
Adana'dan selam ve sevgiler,
Taner Göde
"S" modunda gittiğim etap:
1.4 TSI 122 HP
3 yıl önce
Abi bilgiler ve izlenimlerin için çok teşekkür ederim,
Bende şuna göre bakıyorum, h.içi gündüz şirket araçlarını (fiat punto 1.3 mjt, smart fortwo 1.0 mhd, mercedes benz b160-c180-e250), gece kendi araçlarımı (beyaz balina ve otm fiorino yu) ayrıca ara sıra da dostumun c220cdi ını (170hp-400Nm) ve arada da diğer bir dostumun 2012 q7 3.0tdi aracını kullanıyorum.
Bunlara göre hangi sırada olur CC kullanım keyfi açısından onu kafamda tasavvur etmeye çalışıyorum
Ps.Geçen hafta dostuma 2.el bir panamera aldık 2800km de. Devir işlemleri bitsin testini yorumunu ve resimlerini buradan paylaşacağım
Abi bilgiler ve izlenimlerin için çok teşekkür ederim,
Bende şuna göre bakıyorum, h.içi gündüz şirket araçlarını (fiat punto 1.3 mjt, smart fortwo 1.0 mhd, mercedes benz b160-c180-e250), gece kendi araçlarımı (beyaz balina ve otm fiorino yu) ayrıca ara sıra da dostumun c220cdi ını (170hp-400Nm) ve arada da diğer bir dostumun 2012 q7 3.0tdi aracını kullanıyorum.
Bunlara göre hangi sırada olur CC kullanım keyfi açısından onu kafamda tasavvur etmeye çalışıyorum
Ps.Geçen hafta dostuma 2.el bir panamera aldık 2800km de. Devir işlemleri bitsin testini yorumunu ve resimlerini buradan paylaşacağım
Taner abi,
Sormayı unuttum bu arada CC de opsiyonel donanım olan Tesbih var mı vites topuzunda acaip merak saldım hastalık oldu tesbih bende
Taner abi,
Sormayı unuttum bu arada CC de opsiyonel donanım olan Tesbih var mı vites topuzunda acaip merak saldım hastalık oldu tesbih bende
Hayır, jantı kırdığım yer tam olarak yolun karşısı ve şehirmerkezine doğru olan yerde, aşağıdaki video kaydının 2:31 dakikasında, önünde gri bir FORD FOCUS sedan aracın durduğu yerde asfaltta bir siyahlık var, sarı okla gösterdiğim, işte orası rögar kapağı ve tıkandığı için 3 hafta önce belediye yola doğru 1 metre kazımış, mavi ile kare içine aldığım kısım, tamir etmiş ama sonra da kaderine ve benim kısmetime terk etmiş.
Abi jantı kırdığın yer 3:10 civarında kavşaktan geçtikten sonra devam ettiğin yer galiba doğru mu?
Hayır, jantı kırdığım yer tam olarak yolun karşısı ve şehirmerkezine doğru olan yerde, aşağıdaki video kaydının 2:31 dakikasında, önünde gri bir FORD FOCUS sedan aracın durduğu yerde asfaltta bir siyahlık var, sarı okla gösterdiğim, işte orası rögar kapağı ve tıkandığı için 3 hafta önce belediye yola doğru 1 metre kazımış, mavi ile kare içine aldığım kısım, tamir etmiş ama sonra da kaderine ve benim kısmetime terk etmiş.
Abi jantı kırdığın yer 3:10 civarında kavşaktan geçtikten sonra devam ettiğin yer galiba doğru mu?